Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Senaryo burnunuzun ucunda...

Hani arada bir haberlerde görüyorsunuz; elinde organ nakil çantasıyla oradan oraya koşturuyor, bazen basın toplantısı düzenliyor.
Kıvırcık, kır saçlı, çokça mahcup... Dünya üzerinde ilk çift kol ve rahim naklini gerçekleştiren, birbiri ardına yaptığı başarılı yüz nakli ameliyatlarıyla çığır açan bir isim...
Hah işte, o doktorun ismini bir çırpıda söyleyebilir misiniz?
Ne oldu?
Büyük çoğunluğunuz hemen arama motorlarına davrandı, öyle değil mi? Eğer bu dahi doktor ABD'de, İngiltere'de ya da Almanya'da yaşamış olsaydı, şimdiye adını bütün dünya ezberlemişti.
Soru iki: Son Survivor yarışmasında ünlüler takımında yer alan üç kişinin adını sayabilir misiniz? Nasıl?
Pek kolay geldi, değil mi?
İşte Türkiye'de bilime verdiğimiz değeri kendi kendinize test etmiş oldunuz...

HAYATI FİLM GİBİ
Akdeniz Üniversitesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Estetik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan hakkında şöyle etli butlu bir röportaj aradım ama birkaç cılız söyleşiden fazlasını bulamadım. Oysa şimdiye çoktan belgeseli yapılmalıydı. Haber kanalları peşinden koşmalıydı. Hatta tıpkı Doktor Mehmet Öz gibi bir televizyon programına sahip olmalıydı.
Hepsi bir yana, yapımcı tayfası nerede?
Bu hikaye kıtlığında 'şahane senaryo' orada öylece duruyor, kapağını açan yok.
Adam, Haymana'dan çıkmış, kalp-damar cerrahı olmak istemiş ama o yıl istediği bölüm açılmayınca; bir arkadaşının telkiniyle plastik cerrahi alanına yönelmiş. Bir gün, elektrik çarpması sonucu iki kolunu yitiren genç kız hastasına "Protez ister misin?" diye sormuş.
Kızcağız, "Peki şöyle bir başkasından kol alıp da taksanız olmaz mı?" diye sorunca, o da kendi kendine "Neden olmasın?" diye sormuş ve macera başlamış.
Yıllarını, organ nakli mevzuatını değiştirecek hukuki düzenlemeyi çıkartmak için harcamış. Bunu gerçekleştirince, dünyayı kendine hayran bırakan o ameliyatlara girişmiş.
Profesör Ömer Özkan'ın yüz nakli ameliyatı sırasında hissettiği duygular ise başlı başına bir film, roman ya da dizi konusu oluşturabilecek kadar ilginç. Diyor ki, "Ameliyata bir kişiyle başlıyorsunuz, başka biriyle devam ediyorsunuz. Film kopuyor bir anda. Bir boşluk var, o anda başka bir yere geçiyorsunuz. O çok etkileyici..."

TESADÜFÜN BÖYLESİ
Asıl hikaye ise 15 gün önce yaşandı. Haberlerde şöyle iki satır geçti sadece: Yüz nakli olacak adamın, operasyon için uçakla Antalya'ya gidecek parası yok. Nişanlısıyla birlikte havaalanında son çare olarak cep telefonlarını satmaya karar veriyorlar. Potansiyel alıcı olarak gözlerine kestirdikleri kişi ise bizim doktordan başkası değil.
Tesadüfe bakın ki, ameliyatı yapacak hoca da o sırada o uçağa binmek için bekliyor.
Profesör Özkan, bilet parasını veriyor ve hastasını kaptığı gibi Antalya'ya götürüp son derece başarılı bir yüz nakli ameliyatına daha imza atıyor.
Ne dersiniz? Dizisi, filmi yapılsa; gişe rekorları kıran 'Face Off'a nal toplatmaz mı?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA