Aklımda sürekli ötelediğim, gelmesini istemediğim günlerden biri daha gelip çattı... Bugün merhum dostum Barış Akarsu'nun 2007'de aramızdan ayrılışının yıldönümü...
Önce Manço, sonra Akarsu... Farkında mısınız bilmem, bu dünyadan Barış'lar göçtükçe, barışa duyduğumuz özlem ve ihtiyaç daha da artıyor.
Aralarında benim de bulunduğum pek çok kişi, sevgili Barış Akarsu'nun ardından şiirler yazdı.
İçlerinde 'Edipyar' imzalı biri vardı ki, burnumuzun direğini sızlattı. Bugünün anısına işte o şiir:
Annen ağlıyor dediler, dayanamadım
Kim seni bu kadar ağlattı anne
Öyle hoş bir rüyadayım ki doyamadım
Gözyaşın gönlümü incitti anne
Saçlarımı avucuna kim koydu anne
Kim o götürdüğünüz eller üstünde
Melekler beni alıp uçurdu anne
Ben böyle bir güzellik görmedim ömrümce
Melekler beni alıp uçurdu anne
Neden herkes ağladı hastane önünde
Melekler beni alıp uçurdu anne
Bir kelebek gibiyim bu güzel bahçede
Melekler beni alıp uçurdu anne
Onlar bile sizlere şaşırdı anne
Ne çok sevenin varmış, fani dünyada
Adın hep hayır kaldı dudaklarında
Yerler gökler inledi niyazlarından
Sana bir saray yaptık dualarından
Zaman onların zindanı, burda zaman yok
Peşi sıra gelecekler, buna aman yok
Sabredip beklesinler, feryat figan yok
Sevenler ayrılmaz ki, böyle ferman yok
Dualar yükseldikçe, gökyüzüne dek
Huzurla uyuyacak, sürmeli kelebek
Ağlamasınlar artık, onlara söyle
Melekler aldı diyorum, melekler anne...