Mehmet Ali Birand, Kanal D Ana Haber'de neşe içinde karlar üzerinde oynayan köpeklerin görüntülerinin ardından şöyle dedi: "Tabii onların keyfi yerinde. Biz nasıl eve döneceğiz, kimsenin şeyinde değil!.."
Kanal D Ana Haber'de yıkımı gerçekleştirilen otel inşaatı haberinin seslendirmesinde şöyle bir ifade yer aldı:
"İşçiler beş katlı otel inşaatını yıkmaya en üst kattan başladılar!.." (Vallahi akıllılık etmişler!..)

MUTLULUK ÇUBUĞU
Ziya Şengül, Galatasaray'da suların durulmasını Telegol'de ilginç bir cümle ile yorumladı: "Şimdi Galatasaray'da her şey iyi giderken herkes mutluluk çubuğu yaktı!.." (Sanırım 'Barış çubuğu' demek istemişti. 'Mutluluk çubuğu' ise iktidar sorunu yaşayan erkeklere takılan protezin adıydı)
TNT'deki izdivaç programında Azeri damat adayı "Hobilerim arasında kickboks yapmak da var.
Ama bugüne kadar hiçbir kadına elimi kaldırmadım" deyince, talip olduğu Serpil Hanım'dan tuhaf bir yanıt geldi: "Olsun, geçmiş geçmişte kaldı artık..."

SU TESTİSİ
Yetenek Sizsiniz Türkiye'den bir diyalog:
Yarışmacı: Seyircinin ilgisini çekecek şeyler yapmamıza imkan tanınmıyor zaten.
Acun Ilıcalı: Tesis mi yok diyorsun yani?
Yarışmacı: (İyi duyamaz) Ne? Testis mi?..
Flash TV'deki Gerçek Gündem programında, kaybolan gencin haberi verilirken, altyazıda şöyle bir ifade yer aldı: "Vapur istasyonundan sır oldu!.."
"Şu anda Erdoğan ile Özel bittiler değil mi?" (Mehmet Ali Birand, Ankara'daki muhabirine Başbakan ile Genelkurmay Başkanı arasındaki görüşmenin bitip bitmediğini sormak isterken..)

DİL SORUNU
FOX Haber muhabiri Ercan Gün, Mekke'deki kurbanlık alanında elinde bir tutam otla koyunları çağırmaya çalışıyordu:
"Kuçu, kuçu, kuçu... Gelmiyorlar. İnsana alışkın değiller herhalde..." (Ondan değil de, 'yabancı dil' bilmedikleri için olsa gerek!)
Mehmet Ali Birand, Kanal D Ana Haber'i şöyle açıyor: "Sevgili seyirciler, dün cumaydı; bugün 6 Şubat Pazartesi!!!"
Erken Baskı'da Oylum Talu kulaklığından gelen rejinin isteğini, konukları Yeni Türkü'ye iletti: "Bizim reji sizden Sen Ben adlı şarkınızı istiyor." Grup üyeleri şaşkınlıkla birbirine baktı: "Bizim öyle bir şarkımız var mıydı çocuklar?"
Oylum Talu kulaklığından gelen ikazla toparladı:
"Pardon, Çember şarkısıymış..."