Ezel'in finali hâlâ tartışılıyor. Verilmeye çalışılan mesaj üzerine spekülasyonlar var. Kimi "Aşk, intikama galip geldi" diyor. Kimi, fenerin kapısını açan kişinin Ezel olduğuna hükmedip "İntikam, aşkı sildi" yorumunu yapıyor. Ayrıca daha önceki bölümlerde konu edilen pek çok ipucunun da ucu açıkta kaldı, bir yere bağlanamadı.
Efsane dizi Lost'un finalinden sona 15-20 dakikalık bir 'kayıp bölüm' yayınlandı. O ekstra bölümde, karanlıkta kalan pek çok soru işaretine yanıt bulundu. Lost'un yapımcıları adeta diziden sonra bir kullanım kılavuzu yayınlayarak, işi çözdüler. Acaba diyorum, aynı yönteme Ay Yapım da baş vuramaz mı?
İşte Ezel hakkında kafaları kurcalayan sorulardan bazıları:
Temmuz madem sıradan bir tetikçiydi, neden bu kadar uzun süre öyküyü işgal etti?
Olayların gerçek müsebbibi Serdar'ın ölümü neden bu kadar basit işlendi?
Koskoca Ramiz Dayı'ya neden cenaze töreni yapılmadı?
67'inci bölümdeki temel atma töreninde Kenan Birkan'ın cebinden çıkan bıçağı kim koydu, amaç neydi?
Aşkı pekiştirmek için öyküye eklenen Bade karakterinin mayası niye tutmadı?
Ramiz ve Kenan'ın gençliğini anlatan flash back bölümleri lokomotifti. Son bölümlerde neden bundan vazgeçildi?
Her şeye rağmen, dizinin ilk bölümünden bu yana ısrarla vurguladığım gibi Ezel, Türk dizi tarihinde bir milattı. Bundan sonra benzer tondaki her dizi, Ezel ile kıyaslanacak. Kimse Ezel'in yükselttiği çıtanın altından geçmeye cesaret edemeyecek.
Bu arada naçizane bir önerim daha var:
Ezel, en başından itibaren yine pazartesi geceleri atv'de yayınlansın. Zira bu dizi öyle ortasından başlanıp izlenecek bir drama değildi. Pek çok izleyici, Ezel fenomeninin baş döndüren hızına yetişemedi.
Ezel trenine yetişemeyenlere mutlaka ikinci bir şans verilmeli... (Bahsettiğim tren, son bölümdeki mevtalar vagonu değil tabii ki!)