Adının yayınlanmasını istemeyen bir uzun yol kaptanının eşi, "Öyle Bir Geçer Zaman ki" dizisini farklı bir açıdan ele almış: "Herkes dizinin ne kadar başarılı, hikayesinin farklı, oyunculuklarının müthiş olduğundan bahsediyor. Buraya kadar 'evet' ama şu da bir gerçek ki bu diziye eşi kaptan olan, sefere gidince en az 4 ay sonra gelen bir eşe sahip, o tatlı Osman'a benzeyen aynı yaşta oğlu olan bir eşin gözüyle bakabilseler acaba ne yaparlardı? Ben diziyi oğlumdan gizli gizli internetten izliyorum ve her izlediğimde kahroluyorum. Şimdi 'Hepsini aynı kefeye koymamak lazım, meslekle insan karakterini eşleştirmemek lazım, dizi gerçek hayat değil, onlar gerçek değil' diyebilirler. Ama bizi tanıyan herkesin, 'İşte sizin dizi, bunlar hep böyle, her limanda bir sevgili' gibi lafları direkt yüzünüze söyleniyorsa, toplumca dizilerle yaşar olduk demektir. O dizi her yayınlandığında bizi tanıyan herkesin akıllarına gelmek istemiyoruz. Senaristlerden ricam, lütfen artık kaptanlığı 'Bak bu işi yapanlar böyle adam, böyle koca, böyle baba olurlar'dan ayırsınlar... Belki diziyi seven çoğunluğa göre saçma düşünüyorum -ki zaten milletçe aile dramına bayılıyoruz- ama eminim benim yerimde olan, benim gibi düşünen birileri mutlaka vardır." Okurumuzun hassasiyetine saygı duyuyorum ama dizilerde eşini aldatanlar sadece kaptanlar mı? Bu durumda ihanet eden her karakterin "mesleksiz" olması gerekir ki bu mümkün değil. Yine de bir kaptan eşinin bu diziyi izlerken yaşadığı duygulardan haberdar olabilmeniz için mesajı yayınladım.