Ekranlarda giderek artan seviyesizlikte hepimizin payı var. Kanal yöneticisi de, programcı da, izleyici de, televizyon eleştirmeni de bu manzaradan sorumludur. Ama içlerinde biri var ki, bana göre sorumluluğu çok daha fazla... Bilindiği üzere Türkiye'de reyting ölçümlerini uluslararası bir şirket yapıyor. 2 bin 201 hanedeki denekler, peoplemeter denilen özel ölçüm cihazları sayesinde o anda ne izlediklerini elektronik sinyallerle merkeze bildiriyorlar. Ve Türkiye'nin "kaderi" de işte bu sinyallerle çiziliyor. Programlar bu verilere göre yayınlanıyor ya da yayından kaldırılıyor. Şirket, geçenlerde denek yapısını değiştirme kararı aldı. Toplam deneklerde daha yüksek bir eğitim ve gelir düzeyine sahip insanları ifade eden AB grubu izleyici sayısının oranını yüzde 18'den 8'e düşürmek için harekete geçti. Bu durum ise dolaylı yoldan ekranda kalite ve seviyenin düşmesine yol açtı. Zira daha fazla reyting alma kaygısındaki kanal yöneticileri ve yapımcılar, görece daha düşük eğitim ve kültür düzeyine sahip C grubuna hitap edecek programlara ağırlık verdiler. Ya mevcut programların seviyesini aşağıya çektiler ya da bu kesime seslenecek yeni programları ekrana sürdüler. Bu yeni uygulamanın mutlaka teknik bir izahı vardır ama bence bu ülkeye bundan daha büyük bir kötülük yapılamaz. Zira televizyon, üçüncü dünya ülkelerinin kültür yapılarını değiştirebilecek düzeyde etkin bir mecra. Hele bizim gibi günün 6 saatini ekran başında geçiren, eğitim olanaklarından yoksun, toplumsal bilinç düzeyi düşük, ekonomik nedenlerle en ucuz vakit geçirme aracı olarak televizyonu gören savunmasız toplumlarda televizyonun etkileme oranı çok daha büyük. Programların düzeyini aşağıya çekmek, bana göre bu ülkenin göbeğine biyolojik silah atmaktan farklı değil. Bu öyle bir virüs ki, beyinlerde kuluçkaya yatıyor. Hastalığın etkilerini bundan 10-15 yıl sonra göreceğiz. Bugün bu programlarla büyüyen çocukların oluşturacağı "yarınlar" da ne yazık ki hastalıklı olacak. Emin olun, yeni çağın bu en ölümcül hastalığının yanında, kuş gribi bile hava cıva kalır!..