NE DEMİŞ?
"Senin saçlarında eskiden balya vardı değil mi?" (Lig TV'deki "Akın Akın Anadolu" programında Akın Sel, Ankaraspor kalecisi Şenol'a "balyaj" ile ilgili soru sormaya çalışıyor)
GAF KÜRSÜSÜ
"Biz böcekleme servisinden geliyoruz!" (Özel Hat'ta ilaçlama servisi elemanı kılığında Tuğba Özay'a kamera şakası yapan muzip muhabir Taner'in sözleri)
BİZİM DECODER
Reality TV'deki "Bu Bir Mucize" adlı programda ilginç bir öykü anlatıldı. 4 kişilik Kischich ailesi Musevi'ydi ve Rusya'daki baskıdan kaçarak, ABD'ye göç etmişlerdi. Ailenin daha önceki kuşağı da Polonya'da Nazi zulmünden nasibini almıştı. Kischich ailesi kısa sürede yeni yaşamlarına alıştılar. Ta ki kutsal bayramları sırasında dinsel bir simge olan elektrikli şamdanı evlerinin penceresine koydukları güne kadar... O gece ırkçı bir grup, sopalarla evlerinin camlarını kırdı. Aile bir kez daha dehşete kapılmıştı. Olaydan büyük üzüntü duyan iki Hıristiyan komşu kadın ise ertesi gün bulabildikleri tüm elektrikli Musevi şamdanlarını satın alıp, mahalledeki Hıristiyanlar'a dağıttılar. O akşam hepsi şamdanları yakıp, pencerelerinin önüne koydular. Amaç; Musevi komşularıyla dayanışma halinde olduklarını göstermek, onlardan ırkçı gençler adına özür dilemekti. Kischich'ler bu jesti ömürleri boyunca unutmadılar. Aslında doğaüstü ve ilginç mucizeleri arayıp, durmak boşuna... Zaten bu arayış içindekiler bir süre sonra kaçınılmaz olarak yorulur ve hayal kırıklığına uğrar. Ama "gerçek mucizeler" insanların içindedir ve birbirleri için yaptıkları iyiliklerden doğar. Gelin, gizemli programları izlemekle yetinmeyelim. Kendi mucizemizi kendimiz yaratmaya çalışalım. Güçsüzlere, mağdurlara el uzatalım. Bunun için Ramazan ayından daha iyi bir fırsat olabilir mi?