Ergün, Avrupa Parlamentosu'nda düzenlenen EUREKA 18. Parlamentolararası Konferans kapsamında düzenlenen panelde yaptığı konuşmada, bilgileri paylaşmanın kimseyi fakirleştirmeyeceğini belirterek, bilgi dünyasının paylaştıkça büyüdüğünü kaydetti.
"Risk almadan inovasyon olmaz. Mehter yürüyüşü gibi iki adım ileri bir adım geri olmaz. Sıçrama yapmamız lazım" diyen Ergün, şunları söyledi:
"Bir sürü regülasyon, çeşitlilik varsa bu sizin risk almanızı, inovasyon yapmanızı engelleyen bir durum. Burada çeşitliliği azaltmak lazım. AB İnovasyon Birliği haline gelecekse, biz de bunun içinde yer alalım ama 28 ayrı ses ile bunu yapma imkanı olmayacaktır.
Mesela patentler Avrupa'da bir ortak Avrupa patenti haline gitmeli. Her ülkenin ayrı patent anlayışından ziyade ortak anlayış olmalı. Fikri mülkiyet haklarının korunması konusunda ortak noktaya gelmek icap ediyor."
Ergün, kamu alımlarında yeniliklerin desteklemesi gerektiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Bizim ülkede de bunu bazen yaşıyoruz. Yenilik desteği vermişiz, Ar-Ge'sini desteklemişiz. Prototipini yapmış, üretime geçmiş. Kamu bunu tüketirken öncelik vermesi gerekir. Ama kamu bürokrasisi 'Sen bunu bir dene, başkalarına bir sat, ondan sonra biz bunu alalım'. Bu inovasyon için doğru bir anlayış değil. Eğer Avrupa'da bu anlayış varsa, Türkiye'de de bu anlayış varsa yenilikçiler kazanamazlar o zaman.
Kamunun yenilikçilerin dostu olması lazım. Onların ürünlerini önce kullanması lazım. Çünkü bu ürünler yenilik olarak pazara çıkabildiklerine göre önemli aşamayı geçmiş demektir. Bir aşama kalmış kamu bürokrasisini geçmek. Kamu bürokrasisini geçme aşamasında zorlandıkları zaman bir yere varamazlar. Kamu İhale Kanunları'nı da bu çerçevede düzeltmemiz lazım. Biz Türkiye'de bu konuda çalışmalar yapıyoruz."
"KOBİ'LER KÜÇÜK HASTALIKLARDAN ÖLMEMELİ"
Yenilikçi KOBİ sayısının artırılması gerektiğini belirten Ergün, "KOBİ'ler için 'Ölüm Vadisi' tehlikesinden söz ettiler. 'Ölüm Vadisi'nden geçilebilir. Bunun için KOBİ'leri bilgilendirmek lazım. Kısa ömürlü olmamalı, küçük hastalıklardan ölmemeli. Eskiden babalarımızın söylediği bir söz vardı: 'Gerekirse ceketimi satıp, çocuklarımı okuturum' diye. Şimdi diyoruz ki, gerekirse ceketimizi satıp, Ar-Ge inovasyona destek olmalıyız. KOBİ'lerin de aynı şekilde Ar-Ge'ye destek vermesi gerekir. Bir de icatçı gençlerimiz var icraatçı değiller. İcatçılıkla icraatçılığın yan yana gelmesi lazım. Yoksa vadiden geçemezler" ifadelerini kullandı.
Ergün, yakında Güney Kore, Kanada ve Güney Afrika'nın da EUREKA'ya çatısı altına girmesi için çalışamalar sürdüğünü anlatarak, "Yükselen ülkelerdeki beyin gücünün EUREKA kapsamına alınması ve bilginin paylaşılması önemli" dedi.