Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), Danıştay 13. Dairesinin yürütmeyi durdurma kararının yanlış yorumlanması nedeniyle bugün bazı basın organlarında gerçeği yansıtmayan haberler yer aldığını, sözü edilen kararın malların iadesine ilişkin değil, borç miktarının tespitine ilişkin olduğunu bildirdi.
TMSF'den yapılan açıklamada, bugün bazı internet sitelerinde Toprakbank A.Ş eski hakim ortağı Toprak Grubu'ndan yapılan açıklamalara dayandırılarak gerçekleri yansıtmayan haberlerin yer aldığı, bu haberlerde, Danıştay 13. Dairesinin bugün kuruma tebliğ ettiği kararın yanlış yorumlanarak ''Halis Toprak'ın malları iade edilecek'' ifadelerine yer verildiği ifade edildi.
Danıştay 13. Dairesinin bugün kuruma tebliğ edilen yürütmeyi durdurma kararının, malların iadesine ilişkin değil, borç miktarının tespitine ilişkin olduğu belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
''9 Ocak 2009 tarihinde, daha önce üzerinde uzlaşılan protokol hükümlerini yerine getirmemekte ısrar eden Toprak Grubu'na 132 milyon dolar ödeme emri gönderilmiş, bu alacağın ödenmemesi durumunda temerrüt hükümlerinin uygulanacağı ihtar edilmiştir. Toprak Grubu tarafından ödeme yapmaya ilişkin bir iyiniyet gösterilmediği için, 13 Ağustos 2009 tarihinden temerrüt faizleri işletilerek 6 milyar 366 milyon lira üzerinden takip başlatılmıştır.
Halis Toprak ve Mehmet Toprak tarafından Fon Kurulunun 9 Ocak 2009 ve 13 Ağustos 2009 tarihli kararlarının iptali ve borç miktarının yeniden tespiti için dava açılmıştır. Danıştay 13. Dairesi, sözkonusu Fon Kurulu kararlarının yürütmesinin durdurulmasına karar vererek, daha önce yapılmış olan tahsilatların mahsup edilmesinden sonra, 6 Ağustos 2009 itibariyle borç miktarının yaklaşık 290 milyon dolar olduğuna karar vermiştir.
TMSF yargı kararlarına uygun olarak işlem tesis edecek olup, yeni borç miktarı üzerinden yasal takibini sürdürecektir. Dolayısıyla bu kapsamda Toprak Grubu'na mallarının iade edilmesi sözkonusu değildir.''
Açıklamada, Danıştay 13. Dairesi tarafından yürütmenin durdurulması kararlarına karşı TMSF tarafından Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu nezdinde yasal süre içinde itiraz edileceği de belirtildi.