* Televizyonlarda artık müthiş bir rekabet var. Gençler var. Artık sizin için de bir şeyler daha zor değil mi? Yani orada hayat eskisi gibi kolay değil...
Bütün bunların arasından sıyrılıp ortaya güzel bir şey koymak müthiş bir sorumluluk. Sıradan bir şeyi kendime yakıştırmıyorum. Bir şey yaptığım zaman çok başarılı olması gerekir diye düşünüyorum. Ne olursa olsun bu bir ekip işi. Dizilere çok iyi bakmak lazım çünkü inanılmaz bir insan emeği var. Yemin ediyorum hayatınız kalmıyor. O yüzden herkesi emeğinden dolayı alnından öperim.
* Çekimlerinde star olmanın lüksü yaşanmıyor demek ki...
Ben hiçbir zaman setlerde de kendimi star olarak görmedim ve star olmanın lüksünü de yaşamadım.
* Hiç talebiniz olmaz mı?
Olmaz. Şartları çok iyi bildiğim için zorlamam. Dağ başında da "Bana buzlu su getirin" demem. Orada ben gerçekten asker gibiyim.
* Genç kuşak oyuncular içinden Sanem Çelik'i beğendiğinizi söylediniz. Başka kimler var?
Sanem Çelik'in inanılmaz bir oyun gücü var. Her şeyi gözleriyle ifade edebiliyor. Vücut dili de insanı ele verir ama en çok gözler ele verir insanı. Onu gerçekten çok beğeniyorum. Bir de Nurgül Yeşilçay var. İkisi benim favorim. Nurgül'ü ilk gördüğüm gün "Bu sinemada, televizyonda yıllarca götürecektir" demiştim. Çünkü onda bir oyuncu için gerekli olan her şey var. Güzellik, karizma, oyun gücü, gençlik... Erkek oyunculardan Şevket Çoruh, Nejat İşler, Timuçin Sert'i beğeniyorum.
* Gençlerde müthiş bir cesaret var. Rol neyi gerektiriyorsa yapılıyor... Ne diyorsunuz?
Çok güzel. Doğru olanı yapıyorlar.
* Türkan Şoray kanunlarını yazan bir insanın böyle konuşması gerçekten şaşırtıcı. O zaman şöyle sorayım: Şimdi başlamış olsaydınız, daha fazla ne yapıyor olurdunuz?
(Suskunluk...)
* Örneğin "Ah Güzel İstanbul"da oynamayı çok istediğinizi ama bir orgazm sahnesi yüzünden bundan vazgeçtiğinizi biliyorum. Şimdi olsa yine aynı şekilde davranır mıydınız?
Bu tabii ki kişiliğinizle ilgili. Eğer utangaç bir insansanız o tür sahneleri çekmek çok zor.
* Ama kameranın önü sizin için her şeyi unuttuğunuz bir yer. Öyle söylersiniz...
Yıllar önce bu tedirginliği çok yaşadım. O zaman daha kapalı bir toplumduk. Pek çok şey tabuydu.
* Soruma hala yanıt vermediniz... Şimdi böyle bir rolü kabul eder misiniz?
Herhalde bu yine benim ölçülerimi aşan bir şey olurdu.