Dokuz Eylül Üniversitesi Tarih Bölümü'nde görev yapan Eski Çağ Tarihi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof Doktor Recai Tekoğlu, İzmir'de ve Türkiye'de gündem yaratacak bir keşifte bulundu. Uzun yıllardır Latince ve Eski Yunanca dilleri ile Anadolu'nun, Akdeniz'in çeşitli uygarlıkları üzerine uluslar arası alanda da itibar gören çalışmalara imza atan Tekoğlu, eski antik metinlerde bu güne kadar satırlar arasında gizli kalan İzmir'le ilgili çok önemli bir gerçeği gün ışığına çıkardı. Tekoğlu, Milattan önce 3. yüzyıldan önceki evrelerde İzmir'de dünyanı dördüncü harikası olarak kabul edilen Bellerophontes Heykeli yapıldığını belgeleriyle tespit etti.
MIKNATISLI SİSTEM
Anıtın, hiçbir destek almadan, yerleştirilen mıknatıslar sayesinde oluşan manyetik alanla havada asılı duracak şekilde dizayn edildiğini belirten Tekoğlu elde ettiği veriler ışığında araştırmasını derinleştirdi. Vatikan El Yazmaları Kitaplığı'nda yer alan ve 9. Yüzyılda kaydedilmiş bir el yazmasında da bu gerçeği gören Tekoğlu; "Pomponyus Mela isimli eski bir yazarın kronografyasından parçalarını çeviren Omon isimli tarihçi çevirilerinde insanlar tarafından yapılmış dünyanın 7 harikasını tek tek sıralıyor. Vatikan'dan gelen nüshaya da baktığımızda dünyanın dördüncü harikası olarak İzmir'deki Bellerophontes heykeli gösteriliyor" diye konuştu. Vatikan nüshalarından bir tanesinin de oldukça dikkat çekici olduğunu ifade eden Tekoğlu, "Yunanca metinde de Bellerophontes heykeli dünyanın 11. Harikası olarak gösteriliyor. Demek ki hiç uzatmaya gerek yok. İzmir'de önemli bir heykelin var olduğu artık bu belgelerle konuşulacak konu haline geliyor" dedi. Bellerophontes'in varlığını tesadüfen bulduğunu dile getiren Tekoğlu; "Açıkçası bir yazıda şaşırtıcı bir şekilde İzmir'de dünyanın dördüncü harikasının olduğu belirtiliyordu. Konuyu İzmir açısından biraz araştırınca hem İzmir'de konuşulmamış bir konu olduğunu hem de bu metnin dışında Yunanca ve Latince çeşitli kaynaklarda aslında kentimizdeki bir heykelin bir zamanlar dünyanın 7 harikası arasında sayıldığını tespit etmiş oldum. O zaman da elime çeşitli kaynaklar geçti ve araştırmamı derinleştirdim" diye konuştu.
"HEYKEL LİMANDA OLABİLİR"
Bunun İzmir için önemli bir tanıtım fırsatı olduğunu tekrar İzmir tarihi için tartışma konusu edilebileceğini belirten Tekoğlu; "Bir kaynakta heykelin limanda bir başka kaynakta ise büyük olasılıkla Kadifekale civarlarında durduğu ifade ediliyor. Heykel, büyük ihtimalle liman taraflarında olabilir. Çünkü ilk görünen yer orasıdır. İzmir bir liman şehri idi. Kentin dışarı açıldığı alanı orasıydı" dedi
NE DEDİLER?
Yaşar Ürük (Araştırmacı- Yazar): Tekoğlu'nun araştırması İzmirli tarihçilerde de büyük yankı uyandırdı. İzmirli Tarihçi Yaşar Ürük bu güne kadar bu konu hakkında herhangi bir bilgiye rastlamadığını söyledi. Bellerophontes heykelinin kendisinde bir çağrışım yapmadığını belirten Ürük konuyu detaylı olarak araştıracağını söyledi.
Yrd. Doç. Dr. Akın Ersoy (Antik Smyrna Kazı Başkanı): "Hocamız benimle de paylaştı. Hocamızın elinde savını destekleyen bazı belgeler var. Vatikan üzerinden edindiği belgelerde böyle bir eserin varlığından bahsediliyor. Eldeki belgelerden sıralama yapıldığında bu heykelin zaman zaman ilk yedi içinde yer aldığını görüyoruz. Böyle bir eserin İzmir'de olmuş olmasını İzmir için bir zenginlik olarak değerlendiriyorum."diye konuştu.