Dünya günlerdir ABD'deki seçimi takip ediyor. Sandıkların açılması ile Cumhuriyetçilerin Adayı Donald Trump büyük bir çıkış yapmış, birçok eyaleti önde götürmüştü. Trump bir açıklama yaparak zaferini ilan etmişti. Demokrat Aday Biden ise, henüz her şeyin bitmediğini belirtmiş, 'İnancınızı yitirmeyin, biz kazanacağız' demişti. Saatler geçtikçe Biden'ın oyları süratle artarken, Trump'ın oylarının süratle azalması dikkat çekti. Biden, geriden geldiği yarışta öne geçerken, farkı da açmaya başladı. Trump, seçimde şaibe olduğunu öne sürdü, birçok noktada usulsüzlükler tespit ettiklerini söyledi. Trump, posta yolu ile gelen oyların ise sayılmaması gerektiğini savundu. Trump, etkin şekilde kullandığı Twitter'ı bu açıklamalarda da aynı etkinlikte kullandı. Ancak Twitter'ın deyim yerinde ise gazabına uğradı. Trump 22 paylaşım yaptı, 11'i sansürlendi. Sansür nedeni ise, Trump'ın paylaşımlarının tartışmalı ve belirlenen kurallara uymaması olarak gösterildi. Twitter, Trump'a karşı yaklaşımında sansür ya da diğer bir deyişle perdeleme işini bile unutturacak yeni bir hamle yaptı. Trump'ın, "Seçim gününden sonra gelen hiçbir oy sayılmamalı" paylaşımına, "Bazı oylar halen sayılmaya ihtiyaç duyuyor" şeklinde yanıt verdi. Twitter ile Trump'ın seçimin bile önüne geçen olayını Kadir Has Üniversitesi Yeni Medya Bölümü Öğretim Üyesi İsmail Hakkı Polat ile konuştuk. Polat, sabah.com.tr'ye çok özel değerlendirmelerde bulundu. İşte Polat'ın dünyanın konuştuğu Trump-Twitter savaşı ile ilgili çarpıcı açıklamaları...
"TWİTTER PERDELEME YAPIYOR"
Kadir Has Üniversitesi Yeni Medya Bölümü Öğretim Üyesi İsmail Hakkı Polat, Twitter ile Trump arasında yaşananların temelini 4 yıl önce yaşananların oluşturduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
Sansürün biçimine bakmak lazım. Twitter şunu yapıyor, Trump'ın tweetini olduğu gibi kapatıyor, izin vermiyor değil. Perdeliyor. 'Bu içerik, yanıltıcı ve tartışmalı olabilir' diyor. 2016 seçimlerinde Cambridge Analytica üzerinden çıkan ve bir takım sahte haberler ile seçmenlerin hedef alındığı, seçmenlerin etkilendiği iddiaları Twitter ve Facebook'u önlem almaya itti.
"TWİTTER TRUMP'A YAKIN MARKAJ UYGULUYOR"
Polat, Facebook ile Twitter'ın farklı bir yaklaşım ile hareket ettiğini söyledi, şöyle konuştu:
Seçmen hedeflerinin, seçmen karar mekanizmasını etkilediği, haksız bir rekabet oluştuğuna dair 4 yıldır tartışmalar vardı. Facebook, Biden ve Trump'ın paylaşımlarını 'Tartışmalıdır uyarısı ile veriyor. Twitter ise Trump'a özellikle yakın markaj uyguluyor. Perdeleme dediğimiz şey, Twitter, 'Her şeyi paylaşabilirsin ama biz belli paylaşımları şu şekilde perdeliyoruz' diyor. Mesela, Trump dışında nefret, terör paylaşımları hiç yayına verilmiyor. Kimi ülkelerde nefret söylemi olabilecek, belli yaşın üzerindekilerin görmesinin sakıncalı olduğu içerikler var mesela, onları perdeliyor. 'Buna bakarken, böyle bak' diyor.
"TRUMP KONUSUNDA KANTARIN TOPUZU KAÇMIŞ DURUMDA"
Trump'ta ise gördüğümüz kadarı ile kantarın topuzu kaçmış durumda. Perdeleme sayısını Trumpta çoğalttı. Trump'ın paylaşımları bir doğrulama gerektiriyor. Bazı şeyler çeşitli tartışmalar ortaya çıkarıyor, mesela yasalarda da yeri var. Trump'ın seçim gününden sonra gelen oylar ile ilgili itirazı var, 'Sayılmasın' diyor. Trump, işin mekaniği açısından haksız sayılmaz. Ama bazı eyaletler buna izin vermiş. 'Seçim günü postaladıysan, damga ile kanıt altına alınmış ise geçerlidir' diyor. Twitter'ın da dediği bu aslında. Ama Twitter burada neden taraf oluyor, asıl tartışılması gereken bu.
"BİZ TAŞIYICI PLATFORMUZ DİYEN SOSYAL MEDYA ŞİKETLERİ GAZETECİLİK YAPMAYA BAŞLADI, EDİTÖRYAL KURALLAR GETİRDİLER"
Polat, sosyal medya platformlarının başlangıçta vaat ettiklerinden uzaklaştıklarını, başka bir dönüşüm içinde olduklarını belirtti. Polat sözlerini şöyle sürdürdü:
Twitter, seçim öncesinden beri Trump'a perdeleme getirmeye başlamıştı. Bu iş temelde şu noktada tartışılmalı. Bu tarz medya platformları, Twitter Facebook, 'Biz bir taşıyıcı platformuz herkes her şeyi paylaşabilir, biz karışmayız, yer sağlıyoruz' diyerek ortaya çıktılar. Artık kişisel bir sosyal medya platformuyuz diyen sosyal medya şireketlerinin gazetecilik yapmaya başladığını, editöryal kurallar getirdiğini görmeye başladık. Artık yayıncı olmaya başladıklarını görüyoruz. Her gelen şeye yer verme noktasından, bazılarını perdeleme, bazılarını da platformdan çıkartma gereği duyduklarını görüyoruz. Dünyada her türlü paylaşımın yayınlandığı ütopik bir platform mümkün değilmiş, bunu gördük.
"SOSYAL MEDYA PLATFORMUNUN TARAF OLDUĞU BİR DÖNEM VAR ARTIK"
Polat, sosyal medya platformlarının anaakım medyaya benzer şekilde anaakım yeni medyayı oluşturma yolunda ilerlediklerine dikkat çekti:
Ben ne Trump'ı ne de Twitter'ı tutuyorum, yeni medya bölümü öğretim üyesi olarak yorumluyorum. Twitter, bu editöryal kurallar çerçevesinde seçimin tarafı olan bir kişilik ile polemiğe girmeye başladı. Benim kendi tasarrufum da, 'Seçim günü gelen hiçbir oy sayılmamalı' paylaşımı doğru olmayabilir, ama bunun kararını hala 'Bazı oyların sayıma ihtiyacı olabilir' uyarısı haklı bile olsa Twitter bir polemik unsuru. Twitter'ın burada bir taraf olmaması gerekiyor. Sosyal medya platformalarının artık taraf olduğu, taraf olabildiği bir dönem var, bu da önümüzdeki dönemde tartışılmalı.
"SOSYAL MEDYA PLATFORMLARININ NASIL YAYIN YAPMASI GEREKTİĞİNİN ANAHTARI BURADA BENCE"
Polat, Facebook'un Trump'ı destekleyen "Stop the Steal" sayfasını yayınlanan birkaç makalede üyelere yanlış bilgi verdiği iddiası ile kapatmasını da değerlendiren Polat, "Facebook, Twitter'dan farklı kurallar uyguluyor, yapısı da daha farklı zaten. Siyasi gruplar var, siyasi grupları platform politikaları doğrultusnda kapatıyor mesela. Burada gerekçeye bakmak lazım. Seçim döneminde Facebook, hem Biden hem Trump'ın paylaşımlarının altına, 'Bu paylaşımlar seçim döneminde tartışmalar üzerinden değerlendirilmekte ya da şunlar aşunlara dikkat edin' diye uyarı veriyor. Twitter ise doğrudan perdeliyor. Trump da bu çok daha fazla olduğu için ya da Biden'a henüz yapılmadığı için dikkat çekiyor." dedi.
Polat sözlerini şöyle sonlandırdı:
Bunu şurada da gözardı etmemek gerekiyor. Trump'ın çok tartışmalı sözler ettiği ve gerçeğe dayanmadığı da bir vaka ama Twitter'ın çeşitli mesajlar üzerinden tartıştığı için taraf haline gelmiştir. Asıl tartışılması gereken budur. Sosyal medya platformlarının nasıl yayın yapması gerektiğinin anahtarı da burada bence.