Başbakan Renzi, Temsilciler Meclisinde yaptığı yıl sonu değerlendirme toplantısında Türkiye'nin AB üyeliğine de değindi.İtalya'nın Türkiye'nin AB üyeliğini desteğini yineleyen Renzi, "Berlusconi ve Prodi dönemlerinde İtalya, Türkiye konusunda aynı pozisyona sahipti, yani 2000'li yılların başında bu ülkeyi AB'ye taşımak. Türkiye'nin yaklaşımının da değişikliğe uğradığı bu süreç, diğer Avrupa ülkelerinin sorumlulukları nedeniyle de bloke oldu" dedi.
AB Komisyon Başkan Yardımcısı Frans Timmermans'ın yakın zamanda Türk dostlarıyla birlikte müzakereleri yürüttüğünü anımsatan Matteo Renzi, "Görüşmelerin devam etmesini umuyor ve bunun önemli olacağına inanıyorum. Türkiye ile AB arasındaki görüşmeler sabit tarihler belirlenerek ilerlerse önemli olabilir. Burada basın özgürlüğü, Türkiye ile AB arasındaki diyalogdaki tek şart olmamakla birlikte vazgeçilmez olan bir şarttır" şeklinde konuştu.
Sığınmacı krizi dolayısıyla AB'nin yapacağı 3 milyar avroluk katkının Türkiye'ye değil Türkiye'deki sığınmacılar için ödeneceğini belirten Renzi, bu yardımın da bir parçası olduğu anlaşmanın ocak ayı içinde AB üyesi ülkelerin büyükelçileri seviyesinde görüşülüp karara bağlanacağını ifade etti.
"Kaybedersem, bırakırım"
İtalya Başbakanı Renzi, yıl sonu değerlendirme toplantısında 2015'in öngörülenden daha iyi geçtiğini belirtti. Yılın reformlarla dolu geçtiğini aktaran Renzi, 2016'nın ise değerlerle dolu bir yıl olacağını söyledi.
Başbakan Renzi, 2015'te çıkardıkları, Italicum ismiyle kamuoyunda bilinen ve koalisyon iktidarı kurulmasını zorlaştıran unsurlar içeren seçim yasasını "parlamentonun bu yılki baş yapıtı" olarak niteledi. 2016'nın Ekim ayında anayasal reformların oylanacağı referandumu yapmayı düşündüklerini dile getiren Matteo Renzi, "Eğer, referandumu kaybedersem, benim siyasi deneyimim başarısız olmuştur demektir. Bırakırım" dedi.