Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye'nin Basın Müşaviri Tahir en-Nunu yaptığı yazılı açıklamada, "İşgalcilerin bu kararı tehlikeli bir adım. Harem-i İbrahim'e ait vakıf arazileri, geçersiz kararlarla değiştirilemeyecek bir İslam mülküdür. Bu kararı iptal etmek için bütün çabamızı harcayacağız." dedi.
Nunu, Harem-i İbrahim ve ona ait vakıf arazilerindeki mukaddesata yönelik bu suç karşısında sessiz kalmayacaklarını ifade etti.
İsrail Başsavcısı Avichai Mandelblit, dün El-Halil'deki Harem-i İbrahim'e ait vakıf arazilerine, "geliştirme ve genişletme projesi" gerekçesiyle "Yahudileştirme" ve "Yahudi yerleşim birimi inşa" planı çerçevesinde el koyma kararını onaylamıştı.
Filistin Vakıflar ve Din İşleri Bakanlığı da daha önce yaptığı açıklamada, İsrail makamlarının ülkedeki yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınını "bahane ederek" işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan Harem-i İbrahim Camisi'ni tamamen kontrol altına almaya çalıştığı uyarısında bulunmuştu.
MESCİD-İ AKSA'DAN SONRAKİ EN KUTSAL DÖRDÜNCÜ CAMİ
İşgal altındaki Kudüs kentinde bulunan Mescid-i Aksa'nın çevresi olarak kabul edilen El-Halil kentindeki Harem-i İbrahim, Mekke'deki Mescid-i Haram ile Medine'deki Mescid-i Nebevi ve Mescid-i Aksa'dan sonra en kutsal dördüncü cami sayılıyor.
Caminin altında yer alan Hazreti İbrahim ve eşi Hazreti Sare'nin kabirlerinin yanı sıra Hazreti İshak, Hazreti Yakup, Hazreti Yusuf ve eşlerinin mezarlarının bulunduğuna inanılan mağara, İsrail tarafından "Ata Babalar (Machpelah)" olarak isimlendiriliyor. Harem-i İbrahim, bu nedenle sık sık fanatik Yahudilerin baskınlarına uğruyor.
Hazreti İshak ve eşinin bulunduğu kabirler Müslümanlara ayrılan kısımda kalırken, diğerleri ise Yahudilere ayrılan ve sinagoga çevrilen bölümlerde bırakılmış durumda.
SABAH NAMAZINDA KATLİAM YAPMIŞLARDI
İsrail'in 1967 yılından beri işgal altında tuttuğu Batı Şeria'nın El-Halil kentinde bulunan cami, 25 Şubat 1994'te sabah namazını kılan Müslümanların üzerine ateş açan Baruch Goldstein adlı Yahudi fanatiğin eyleminden sonra kapatılmış ve yeniden açıldığında ise yarısından fazlası Yahudilere tahsis edilmiş şekilde ikiye bölünmüştü.
Tarihe "El-Halil Camii (Harem-i İbrahim) Katliamı" olarak geçen saldırıda 29 Filistinli şehit olmuş, 150'den fazla kişi de yaralanmıştı.