Son yıllarda Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de önemli bir güç olarak kendini tartışılmaz bir noktaya konumlandırması, siyasi analizlere konu olmaya devam ediyor. Bölgedeki meşru haklarını koruyan, komşu devletlerle olan iş birliğini kuvvetlendirerek jeopolitik denklemde adeta kilit bir konuma gelen Türkiye'ye ilişkin yeni bir analiz, bu kez Fransa'dan geldi.
Fransız düşünce kuruluşu İnstitut Français des Relations İnternationales'ın Doğu Akdeniz'deki enerji denklemiyle ilgili yayınladığı analiz, Türkiye'nin bölgedeki üstünlüğüne dair de önemli ifadeler içeriyor.
"TÜRKİYE'NİN ARTAN GÜCÜ YARIŞA NEDEN OLDU"
Doğu Akdeniz'de son yıllarda belirgin bir biçimde değişen güç dengesinin taraflarını Fransa ile Türkiye olarak belirleyen analizde, Fransa için "Eski Düzenin Bekçisi" tabiri kullanılırken Türkiye'dense "Giderek Büyüyen Zorlu Rakip" olarak bahsediliyor.
Türkiye'nin meşru haklarından vazgeçmeyi reddetmesinin Doğu Akdeniz'deki çekişmeli durumu doğuran nedenlerden biri olduğunu ele alan analiz, Doğu Akdeniz'de Libya, Suriye, Lübnan başta olmak üzere kurulan ikili ilişkilerin ve bu ilişkiler sonucunda ortaya çıkan gücün, bölgede jeopolitik bir yarışı doğurduğundan da bahsediyor.
Fransa ve Türkiye'nin bölgede baş gösteren rekabetinin, Fransız Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'ın İslam'a yönelik saldırıları karşısında sert yanıtlar veren Başkan Recep Tayyip Erdoğan arasında başlayan kişisel gerilim olduğunun ileri sürüldüğü analizde, bu gerilimin EastMed projesini de tehlikeye attığı yorumu yer aldı.
"MACRON BÖLGENİN TEK HAKİMİ OLMAK İSTİYOR"
Analizde, Türkiye'nin bölgede giderek artıran özerk bir güç olduğu ifadeleri yer alırken, kendisini eski düzenin koruyucusu ve uygulayıcısı olarak gören Fransa'nın, Ankara'nın etkinliğinden rahatsız olduğu durumuna da değinildi. "Macron, Fransa'nın bölgede kaybettiği gücü yeniden kurma ve Akdeniz'de liderliği ele geçirme hırsı, Paris yönetiminin geleneksel eski düzenine dönme isteğinin bir parçası. Macron, bölgede politik liderliğin tartışılmaz bir şekilde Fransa'da olduğu politik bir hakimiyeti yeniden kurma ülküsüyle hareket ediyor" ifadelerinin kullanıldığı yazıda, Fransa'nın duyduğu rahatsızlığın, ülke yönetiminin eski sömürgeci günlerine duyulan bağlılık nedeniyle Türkiye'yle sorun yaşadığı, bu satırlarla adeta kanıtlandı.
TÜRKİYE'NİN GÜÇLÜ İŞ BİRLİKLERİNE VURGU
Analiz'de, Fransa'nın, Yunanistan ve Rum yönetimini dışardan destekleyerek Türkiye'ye karşı olan çatışmayı artırmayı hedeflediği belirtilirken, Fransız hükümetinin Yunanistan'a Rafale savaş uçakları satmasının, Doğu Akdeniz'e uçak gemisi göndermesinin ve yapılan askeri tatbikatların hepsinin altında bu hedefin yattığı ifadeleri de yer aldı.
EastMed boru hattı projesine dahil olmayan Türkiye'nin, kendi enerji denklemini oluşturmada gösterdiği kararlılığın, Fransa'nın duyduğu rahatsızlığın ana sebeplerinde bir olduğu söylenirken, Ankara'nın son dönemlerde Mısır ve Lübnan'la geliştirdiği ilişkilerin, onu bir enerji merkezi olarak konumlanmasına yaklaştırdığı ifadeleri de analizde yer alıyor.