Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Komitesi Üyesi Azzam el-Ahmed, ABD'nin "Yüzyılın Anlaşması" olarak nitelendirdiği sözde barış planını akamete uğratacak fiili bir karar alacaklarını söyledi.
FKÖ Yürütme Komitesi Üyesi Azzam el-Ahmed: "Filistin yönetimi, Trump'ın ortaya attıklarını akamete uğratacak uygulanabilir resmi bir karar alacak. ABD'nin planına karşılık, FKÖ ile İsrail arasında imzalanan tüm anlaşmalardan kurtulmanın zamanı geldi" - "Şiddet sarmalına girildiği takdirde bu sadece Filistin topraklarıyla sınırlı kalmaz. İsrail, Ürdün ve Mısır arasındaki barış anlaşmaları da bozulur. Bu söylediklerim afaki şeyler değil. Bu gerçek, bir gün yaşanacak ve sebebi İsrail olacak. ABD de yaptıklarının sorumluluğunu taşıyacak"
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın, Trump'ın planı açıklamasının ardından FKÖ, Fetih Hareketi Merkezi Komitesi, güvenlik yetkilileri ve Başbakanla bir toplantı yapacağını ve bu toplantıya Hamas ile diğer Filistinli grupların da çağrıldığını aktaran Ahmed, "Filistin yönetimi, Trump'ın ortaya attıklarını akamete uğratacak uygulanabilir resmi bir karar alacak. ABD'nin planına karşılık, FKÖ ile İsrail arasında imzalanan tüm anlaşmalardan kurtulmanın zamanı geldi." dedi.
Ahmed, kendilerine ve planı engelleme güçlerine inandıklarını dile getirdi.
"PLANI GÜZEL GÖSTERME ÇABASI"
ABD'nin sözde barış planının iki yıldır uygulanmakta olduğunu belirten Ahmed, Trump'ın bugün yapması beklenen açıklamayı ise "planı Filistin tarafına güzel gösterme çabası" şeklinde niteledi. Ahmed, elde edilen bilgilere göre, planın bağımsız bir Filistin devletinden bahsetmediğini söyledi.
Filistin tarafının, 1967 sınırlarında başkenti Kudüs olan bağımsız Filistin devleti kurulmadan ve iki devletli çözüm uygulanmadan ABD yönetimiyle anlaşmayacağını ve projesini de kabul etmeyeceğini kaydeden Ahmed, "Trump'ın asıl projesi, Filistin davasının tasfiyesidir." ifadesini kullanandı.
Ahmed, Trump'ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Mavi-Beyaz İttifakı lideri Benny Gantz ile bir araya gelmesinin nedenini ise "mart ayında yapılacak seçimlerin ardından koalisyon hükümeti kurmaları için baskı unsuru oluşturmak ve böylece planın uygulanmasını kolaylaştırmak" şeklinde açıkladı.
ARAP VE İSLAM ÜLKELERİ İLE ULUSLARARASI TOPLUMA ELEŞTİRİ
Filistin davasının, Arap ve İslam ülkelerinden gerçek anlamda bir destek görmemesi nedeniyle zor zamanlardan geçtiğini belirten Ahmed, uluslararası çerçevede de takınılan tutumları eleştirerek, "Kınama açıklamaları yeterli olmuyor. Mesela Avrupa ülkeleri neden hala Filistin devletini tanımıyor?" diye konuştu.
Filistin'in Arap ülkelerinin tavrı konusunda hayal kırıklığı yaşadığını dile getiren Ahmed, bu ülkelerin tutumlarının zayıfladığını söyledi.
"HALK DİRENİŞİNİ ARTIRMAK GEREK"
"İsrail'e ve Filistin davasını tasfiye planına karşı halk direnişini artırmak gerektiğini" ifade eden Ahmed, "İsrail'in mecbur bırakması durumunda şiddet sarmalına girilebileceği" uyarısında bulundu.
Filistinli yetkili "Şiddet sarmalına girildiği takdirde bu sadece Filistin topraklarıyla sınırlı kalmaz. İsrail, Ürdün ve Mısır arasındaki barış anlaşmaları da bozulur. Bu söylediklerim afaki şeyler değil. Bu gerçek, bir gün yaşanacak ve sebebi İsrail olacak. ABD de yaptıklarının sorumluluğunu taşıyacak." dedi.
"AYRILIK BİTMELİ"
Filistin'deki siyasi ayrılığın bitmesi, İsrail'e ve sözde barış planına karşı bir olunması gerektiğini vurgulayan Ahmed, "İçeride birleşip, güçlenemezsek kimse bize yardım edemez. Her şeyin temeli birlik." dedi.
Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye'nin, "Filistinli grupların sözde barış planına karşı Mısır'da toplantı düzenlemesi" çağrısı için "Kıymeti yok." ifadesini kullanan Ahmed, şunları kaydetti:
"Heniyye toplantı çağrısı yapacağına ayrılığın bittiğini ve Gazze'nin tüm sorumluluğunu Mahmud Abbas'a devrettiğini açıklasın. Bunun dışındakiler, göze kum atmaktır."
TRUMP'IN SÖZDE BARIŞ PLANI
ABD yönetiminin İsrail-Filistin meselesine "çözüm bulmak" iddiasıyla hazırladığı sözde barış planının detayları netleşmese de uluslararası basında, buna ilişkin bazı bilgiler yer alıyor.
Haberlere göre, plan, Kudüs'ün tamamının İsrail'e bırakılması ve Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerinin büyük bölümünün varlığını sürdürmesi gibi Filistinlilerin aleyhine maddeler içeriyor.
Planda, İsrail'in topraklarından sürdüğü 6 milyona yakın Filistinli mültecinin dönüş hakkına ise değinilmediği dile getiriliyor.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın "yüzyılın şamarı" olarak nitelendirdiği planın, bazı ekonomik yardımların dışında Filistin halkı lehine hiçbir şey içermediği ifade ediliyor.
Trump, Netanyahu ile Beyaz Saray'da dün yaptığı görüşmede, sözde barış planını bugün açıklayacağını duyurmuştu.