Terör örgütlerinin finans kaynağının büyük bölümünü oluşturan uyuşturucu ticaretinin Afganistan'daki yapısı, narkoterörizm ile mücadele yöntemleri Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sevil Atasoy, Güvenlik ve Savunma Uzmanı Dr. Merve Seren ve Gazeteci Yazar Mohammad Hashim'in değerlendirmeleriyle ele alındı.
"AFGANİSTAN'DA ÜRETİLEN AFYON DÜNYAYI BAĞIMLILIĞA SÜRÜKLÜYOR"
Afganistan'daki yoğun haşhaş ekiminin ve bundan afyon ve eroin elde edilmesinin sadece Afgan vatandaşlarının değil dünyanın dört bir yanındaki insanların da sağlığını tehdit ettiğini söyleyen Prof. Dr. Sevil Atasoy, Afganistan'ın tarihine bakıldığında narkoterör sarmalında olmasının kaçınılmaz bir son olduğunu aktardı.
Afganistan'da 2018 yılında rekor düzeyde, 380 bin hektar haşhaş ekilerek 9 bin afyon üretildiğini, bundan elde edilecek tonlarca eroinin hem haşhaşı ekenler ve kaçakçılar için çok ciddi bir gelir kaynağı oluşturduğunu hem de milyonlarca insanı daha fazla bağımlılığa doğru sürüklediğini kaydetti.
TERÖR ÖRGÜTLERİ GELİRLERİNİ AFGANİSTAN'DA ÜRETİLEN AFYONDAN SAĞLIYOR
Afganistan'ın afyon ve eroinde dünya uyuşturucusunun yüzde 90'ını sağladığını ve şu an bunu önleyebilecek bir tedbir alınmadığını dile getiren Atasoy şöyle devam etti: "Köylüden afyonun bir kilosu 160 dolara alınıyor, eroin fiyatı ise 3000 bin dolar. Avrupa'ya satılınca ise 45 bin dolar. Tüm bu gelir Taliban'ın elinde, El Kaide'nin elinde ve şimdi de muhtemelen DEAŞ'ın elinde. Bu paradan rüşvet ödeniyor, güvenlik güçleri satın alınıyor ve terör örgütleri kendisi için uzman personel yetiştiriyor."
Taliban'ın haşhaş tarlalarına müdahale edilmesine izin vermediğini belirten Atasoy, 2017'de tarlaların sadece yüzde birlik kısmının dörtte birinin söküldüğünü, eroin geliri durdurulmadan Afganistan'ın normalleşmesinin beklenemeyeceği ifade etti.
"TERÖRÜN OLDUĞU YERDE NARKOTERÖRİZM İLE MÜCADELE SAĞLANAMAZ"
Narkoterörizmin terörizm ile mücadelenin yanında bir karşı ayaklanma ve ulus devlet inşası olduğunu, bu nedenle güvenlik unsurlarından bağımsız ele alınamayacağını kaydeden Merve Seren, Afganistan'da bu mücadeleyi yürüten güvenlik güçlerinin yetersizliği üzerinde durdu. Terör örgütlerinin güvenliği tehdit ettiği bir yerde narkoterörizm ile mücadelenin başarılı olma şansının olmadığını, polis ve asker gibi güçlerin kendi güvenliğini sağlamada bile yetersiz kaldığını dile getiren Seren şöyle devam etti: "Narkoterörizm ile mücadelede ederken hem kamu güvenliği hem birey güvenliği tehdit ediliyor. Askerin karnı doymuyor, general 650 dolar, polis 350 dolar kazanıyor ama villada oturuyor. Nasıl oluyor bu? Ne yazık ki maddi yetersizliklerden dolayı güvenlik güçlerini de karar alıcıları da uyuşturucu işinin içinde görebiliyoruz."
YEREL HALKIN GELİRİNİN AFYON BAĞIMLILIĞINDAN KURTARILMASI GEREKİYOR
Taliban'ın Afganistan'da %60-65'lik alanı kontrol ettiğini, bu nedenle devletin mücadelede yetersiz kaldığını belirten Seren, yerel halkın ekonomik gelirinin afyon bağımlılığından kurtarılması için merkezi hükümetin kontrolü tekrar ele geçirmesi gerektiğinin altını çizdi.
"Narkoterörizm Sarmalında Afganistan" paneli soru cevap bölümünün ardından sona erdi.