Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Donald Tusk, bağımsızlık için referanduma giden Katalonya Özerk Yönetimi ve İspanya hükümeti arasında arabuluculuk yapmayacaklarını belirterek, "İspanya'daki durumun endişe verici olduğunu saklamaya gerek yok ancak benim, AB Konseyi ve üye devletlerin bu konudaki pozisyonlarımız net. Bir tür arabuluculuk, uluslararası insiyatif veya eylem için bir alan bulunmuyor." dedi.
Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, AB Liderler Zirvesi'nin ilk oturumunun ardından basın toplantısı düzenledi.
AB Konseyi Başkanı Tusk, Akdeniz'den İtalya'ya sığınmacı akışını durdurmayı oturumda ele aldıklarını ifade ederek, bu çerçevede Kuzey Afrika ülkelerine finansal destek sağlanmasına karar verdiklerini açıkladı.
Bu konuda birkaç hafta içinde somut sonuçlar görmeyi umut ettiklerini dile getiren Tusk, sığınma başvurularını düzenleyen Dublin Sözleşmesi'nde değişiklik için 2018'in ilk çeyreğinde görüş birliğine varmayı umduklarını belirtti.
"İSPANYA'DAKİ DURUM GÜNDEMİMİZDE DEĞİL"
Tusk, İspanya'da merkezi hükümet ve Katalonya Özerk Yönetimi arasındaki gerilime ilişkin değerlendirmelerde de bulundu.
İspanya Başbakanı Mariano Rajoy ile sürekli temas halinde olduğunu kaydeden Tusk, "İspanya'daki durumun endişe verici olduğunu saklamaya gerek yok ancak benim, AB Konseyi ve üye devletlerin bu konudaki pozisyonlarımız net. Bir tür arabuluculuk, uluslararası inisiyatif veya eylem için bir alan bulunmuyor." ifadelerini kullandı.
İspanya'nın doğusundaki Katalonya'da Özerk Yönetim Hükümeti'nin Başkanı Carles Puigdemont, merkezi hükümetle yaşadıkları sorunun çözümü için uluslararası arabuluculuk istiyor.
"KUZEY AKIM 2'DE FİKİR BİRLİĞİ BULUNMUYOR"
AB Komisyonu Başkanı Juncker da Rusya'dan Almanya üzerinden Avrupa'ya doğalgaz taşıyacak olan Kuzey Akım 2 Boru Hattı Projesi ile ilgili soru üzerine, "Üye ülkeler arasında AB Komisyonu'na Rusya ile Kuzey Akım 2 Boru Hattı Projesi'ne ilişkin müzakere yetkisi verilmesi konusunda bir fikir birliği bulunmuyor." ifadelerini kullandı ancak böyle bir müzakere yetkisinin faydalı olacağı görüşünde olduklarını dile getirdi.
Toplam bin 220 kilometrelik uzunluğa sahip olması planlanan projeyle Rusya'dan Baltık Denizi'nden Avrupa'ya yılda 55 milyar metreküp doğalgaz gönderilmesi planlanıyor. Projeye Almanya destek veriyor.