"Genel Sekreter Ban, BMGK'da söylediği tüm sözlerin arkasındadır. Bazılarının Genel Sekreter'e yönelttikleri terörü meşrulaştırma suçlaması gerçeklerden uzaktır" ifadesini kullanan Dujarric, Ban Ki-mun'un "hiçbir şeyin terörü meşru gösteremeyeceğini" defalarca vurguladığını belirtti.
Terör ve terörün nedenleriyle birlikte mücadele edilmesi gerektiğini dile getiren Dujarric, Genel Sekreter'in konuşmasında Filistinlilerin İsrailli sivillere yönelik saldırısını da kınadığını hatırlattı.
Genel Sekreter'e yönelik ithamları reddettiklerini ifade eden Dujarric, "Genel Sekreter, 'teröre destek verdiği' suçlamasını reddeder. İsteyen Genel Sekreter'in konuşmalarından istediği bölümü seçmekte, beğenmek ya da beğenmemekte serbesttir, sözler çarpıtılabilir ancak vahim gerçekler gizlenemez" dedi.
Bu şiddetin sonlanması için güvenlik önlemlerinin tek başına yeterli olmayacağını da vurgulayan Dujarric, şiddetin ana nedeni olan siyasi çözüm yokluğunun yarattığı hayal kırıklığının da görülmesi gerektiğini ifade etti.
Filistinli gençlerin yaşadıkları umutsuzluğa değinen Dujarric, "İsrail işgalinin başlamasının üzerinden geçen 50 yıl ve Oslo anlaşmasının üzerinden geçen onlarca yıl, özellikle Filistinli gençlerin umutlarını kaybetmesine neden oldu. Mevcut durumun İsraillilerin güvenliği ile Filistinlilerin geleceğinin altını oyduğu görülmeli ve bunun sürdürülemez olduğu anlaşılmalı" diye konuştu.
BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, dün BM Güvenlik Konseyi'nde yaptığı konuşmada, İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarında yerleşim birimi faaliyetlerini sürdürmesinin Filistin halkı ve uluslararası topluma hakaret olduğunu belirterek, bu faaliyetlerin hemen dondurulması gerektiğini söylemişti.
Ban Ki-mun, işgal altındaki topraklarda Filistin halkının İsraillilere yönelik bıçaklı saldırı eylemlerine de değinerek, siyasi süreçte yaşanan tıkanıklık ve 50 yılı aşkın işgalin Filistinlilerin sukut-u hayale uğramalarına neden olduğuna işaret etmiş ve "Ezilen halklarda asırlardır görüldüğü gibi, işgale tepki vermek doğal bir insan eylemidir. Bu genellikle nefret ve aşırılık potansiyeli de barındırdır" diye konuşmuştu.
Ban Ki-mun'un özellikle Filistinli gençlerin umutsuzluk sonucu şiddete yönelmelerini "Doğal insani eylem" olarak nitelendirmesi İslam dünyasında olumlu karşılansa da İsrail yönetimi ve İsrail lobisi tarafından tepki çekmişti.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Ban Ki-mun'u "teröre cesaret vermekle" suçlamıştı.