DOĞDUKLARI ANDAN BERİ...
Kate Skinner, 1908'de İngiltere'nin Brighton şehrinde doğum yaptı. Doğumu gerçekleştiren doktor başta olmak üzere herkes büyük bir şaşkınlık içindeydi. Çünkü dünyaya gelen çocuklar, kalçalarından birbirlerine yapışıktı. Doktorlar, çocukların ameliyat edilmesi halinde mutlaka yaşamlarını kaybedecekleri düşüncesindeydi.
İŞTE ACI DOLU HAYAT HİKAYELERİ!
İşte dünyaya birlikte gelen ve birlikte ölen ikizlerin acı dolu hayat hikayeleri...
Kate Skinner, çocuklarına Daisy ve Violet isimlerini verdi. Yalnız bir anne olan Skinner'ın çaresizliğini fark eden patronu Mary Hilton, yapışık kız kardeşleri para karşılığında evlat edindi.
Mary Hilton ve eşi, ikizlere neredeyse bebekliklerinden itibaren kötü davranmaya başladı. Çift, çocuklara dans ve müzik eğitimi verdi.
FARKLI EZİYETLERE MARUZ KALDILAR!
Hilton kardeşler henüz üç yaşındayken sirklerde çalışmaya başladı. Çalışmak istemediklerini söylediklerindeyse farklı eziyetlere maruz kaldılar. En hafif eziyetlerden biri, kemerli şiddetti. Yapışık ikizler, çalışmayı kabul etmediğinde kemer tokası ile dayak yiyorlardı.
Kızlar 11 yaşına geldiğinde Mary Hilton vefat etti; fakat bu günden sonra da kızların çilesi bitmedi. Öyle ki bunun sinyallerini Mary Hilton'un tabutunun başında aldılar.
Tehdit eden kişi ise Mary Hilton'un kızı Myers'ti. Myers, küçük kızları daha annesinin tabutunun başında kötü davranmaya başlamıştı bile. Mary Hilton'un kızı annesinden daha kötü bir tutum sergileyerek kızlara çeşitli eziyetlerde bulundu. Kısaca, o da annesinin izinde yürüdü ve kızları para karşılığı farklı sirklerde çalıştırdı.
Her şeye rağmen kötü hissetmediklerini söyleyen ikizler, kendilerini; 'başkalarını eğlendirerek mutlu olduklarına' inandırarak kandırıyordu. Erkeklere yaklaşmalarına izin verilen tek an da buydu. İki smokinli genç ortaya çıkıyor ve genç kızlarla dans ediyordu. Bu görüntüden çok etkilenen izleyiciler şovu izlerken gözyaşlarına engel olamıyordu.
Hayatları kısıtlanmasına rağmen hiçbir zaman Myers'a kötü davranmayan ikizler sadece bir gün tepki göstermişler. O da Myers'ın izleyiciler tarafından kendilerine gönderilen bir buket çiçeği tahrip etmesine dayanamadıkları gün. Myers'a saldıran iki kız, o gün, kendilerine zindan hayatı yaşatan kadına o kadar öfkelenmiş ki Myers'ın üzerindeki gömleği dahi parçalamışlar.
Bu andan itibaren Myers, hiç istemeden de olsa kızlara daha fazla özgürlük vermeyi kabul etti.
Hayatlarının en ilginç zamanıysa aynı adama aşık olmalarıyla başladı. İkizlerin her ikisi de Bill Oliver isimli evli adama aşık oldular. Özgürlüğü, kurtuluşu bu aşkta bulan kızlar, bazen hisleri sebebiyle 1 gün boyunca konuşmadan duruyordu. Bill'in karısı bu durumdan haberdar olduğunda ise ikizlere zarar vermeyi denedi.
Kızlar, her şeye rağmen erkeklerle ilişki yaşayabileceğini düşünüyordu. Bunun sebebi de illüzyonist arkadaşları Harry Houdini idi. Harry'nin kendilerine söylediği 'zihinsel özgürlük' -kendilerini birbirlerinden duygusal ve ruhsal olarak ayırma yeteneği- sayesinde çok rahat ilişki yaşayabileceğini iddia ediyordu. Violet, bunu kitap okuduğunda ya da elma yediğinde rahatlıkla gerçekleştirebildiğini söylüyordu.
Hilton Kardeşler, yetişkin birer kadın olana kadar Hilton Ailesi'nin eziyetine maruz kaldı.
1931 yılında dava açan kızlar özgürlüklerini kazandı ve mahkeme, yaşadıklarından sonra Myers'ın kızlara 1,5 milyon dolar para ödemesine karar verdi. Ancak sıkıntıları bitmedi. Kızların para kazanması gerekiyordu.
1932 yılında ise yani kızlar 24 yaşlarında geldiklerinde Freaks isimli filmde rol aldılar. 1952 yılında ise Chained for Life isimli filmde oynadılar. Fakat izleyiciler tarafından kızların fizikel görünüşü kabul edilmedi. İkizlerin fiziksel özelliklerinin halkı öfkelendirmesi üzerine MGM ikizleri sinemadan çekti.
İkizler, yasalar kabul etmese de evlilikler yaptı. Violet'in evliliği kağıt üzerinde 10 yıl sürdü. Eşcinsel aktör Jim Moore'la evlenen Violet'in evliliğinin sahte olduğu ortaya çıkınca ikili ayrıldı. Daisy'nin evliliği ise yalnızca 10 günde bitti. Daisy'nin evliliğinin de Violet eşcinsel biriyle evlendiği yani evliliğinin sahte olduğu ortaya çıktı.
1951 yılında otobiyokgrafik bir film yapan ikizler, eleştirmenlerin hedefi haline geldi. 1961 yılında ise tamamen parasız kaldılar. Zorlu bir hayatın pençesinde olan ikizler, 1967 yılında ise grip hastalığına yakalandı. Hastalığa ilk yakalanan cerrahi operasyonu reddeden ve bedenlerini ayırmayı kabul etmeyen Daisy'di. Noel ayı boyunca grip olan Daisy, iyileşemeyince Violet'i de hasta etmişti.
Hong Kong gribine yakalanan kardeşlerin birkaç gün ortada gözükmemesi üzerine polis harekete geçti ve 4 Ocak 1968'de ön kapıyı kırarak eve girdi. Güvenlik güçleri eve girdikleri anda acı tabloyla karşı karşıya kaldı. Söz konusu bu hastalık nedeniyle önce Daisy, Daisy'nin ölümünden iki ila dört gün sonra ise Violet yaşama gözlerini yummuştu.