Avustralya'nın Ten Network televizyon kanalında yayımlanan, Müslüman akademisyen ve yazar Waleed Aly'nin sunuculuğunu yaptığı "The Project" programına konuk olan Başbakan Ardern, sunucunun taziye ziyaretinde neden başörtüsü taktığıyla ilgili soruya, "Üzerine çok kafa yormadım. Öyle yapmanın doğru olacağını düşündüm." cevabını verdi.
Başörtüsü takmasının terör saldırısının şokunu yaşayan Müslüman topluluğa güven hissi verdiğini belirten Ardern, "Başörtüsü takmamın insanlara bu kadar güven hissi vereceğini düşünmemiştim. Bazı Müslüman kadınların inançları gereği taktıkları başörtüsü nedeniyle kendilerini güvende hissetmediklerini fark etmemiştim." ifadelerini kullandı.
Yeni Zelandalı Müslümanların dayanışmaya ihtiyacı olduğunu vurgulayan Ardern, "Benim görevim insanların güvende hissetmelerini sağlamak. İnsanların kendilerini güvende hissetmedikleri fikri beni derinden yaralıyor. Bu güvenlik hissini yeniden tesis etmek benim sorumluluğum." değerlendirmesinde bulundu.
Yeni Zelanda'nın Christchurch kentindeki Nur ve Linwood camilerine 15 Mart Cuma günü yapılan terör saldırısında 50 kişi hayatını kaybetmişti.
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, terör saldırısının ardından gösterdiği birleştirici tavırla ulusal ve uluslararası kamuoyunun takdirini kazanmıştı.
Başbakan Ardern, saldırının hemen ardından Christchurch'e giderek Müslüman toplumu temsilcileriyle bir araya gelmiş, hayatını kaybedenlerin yakınlarına taziyelerini iletmişti.
Ardern, saldırıdan bir hafta sonra Christchurch'te kılınan cuma namazına katılmıştı. Namaz öncesinde konuşmasına hadisle başlayan Ardern, "Peygamber Muhammed dedi ki 'karşılıklı şefkat, merhamet ve sempatileri ile inananlar tek bir beden gibidir. Vücudun herhangi bir kısmı acı çekerse, tüm vücut acı hisseder.' Yeni Zelanda sizinle yasta. Hepimiz biriz." ifadeleri kullanmıştı.