Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 20 Temmuz'da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) gerçekleştirmesi planlanan ziyaret adanın güneyinde büyük panik yarattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarına ilişkin vereceği bir müjde ya da Maraş'ın tamamen açılmasına yönelik bir çözüm önerisi sunması ihtimali Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nde (GKRY) huzursuzluk yaratıyor.
Maraş konusunda kazan-kazan anlayışını önceliklendiren Türkiye ve KKTC'nin önerisinin Rum halkından da destek bulmasıyla ne yapacağını şaşıran GKRY, medya aracılığıyla halkı manipüle etmek istiyor.
HÂLÂ ANLAMADILAR
Adada 'çözüm yerine çözümsüzlük' odaklı politika izleyen GKRY, ABD ve AB'nin Ankara'ya baskı kurması ve bu yolla KKTC ve Türkiye'nin haklarından geri adım atması hayalini kuruyor. Erdoğan'ın adaya yapacağı ziyaret bu nedenle Rum tarafında endişe yaratıyor. KKTC halkı ise Erdoğan'ın milli bayrama denk gelen ziyareti için büyük mutluluk yaşıyor.
Kapalı Maraş'a ilişkin bir gelişme olmasından korkan radikal Rumların, 19 Temmuz gecesi sınırda bulunan Derinya'da sabaha kadar nöbet tutma şeklinde bir tür protesto planladıkları kaydediliyor. Diğer taraftan Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de ne kendi haklarından ne de KKTC'nin haklarından taviz vermeyen tutumuna karşı hukuki yoldan argüman üretemeyen Yunanistan ve GKRY, ABD ve AB'nin Türkiye'ye yoğun siyasi baskı uygulamasıyla bunu başarabileceğini düşünüyor.
Geçmişte defalarca denemelerine rağmen Türkiye'nin tehditlerle yolundan dönmeyeceği anlamayan Rum tarafı, Maraş konusunda da büyük 'ağabeylerine' şikâyet diplomasisinden medet umuyor.
'MARAŞ' MANİPÜLASYONU
Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasidis'in, kapalı Maraş konusunda birçok yabancı yabancı yetkiliye kendi tezlerini aktardığı biliniyor. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Maraş konusunda kimsenin mülkünde gözü olmayan KKTC'nin sorunun çözümüne ilişkin görev yapan kurumu Taşınmaz Mal Komisyonu'na 3 bin başvuru yapıldığını açıkladı.