ABD, Rusya tarafından ilhak edilen Kırım'a yeni yatırım yapılmasını yasaklarken, Ukrayna'dan 24 ve Rusya'dan bazı şirketlere ''Ukrayna'nın istikrarını bozdukları'' gerekçesiyle yaptırım kararı aldı.
AB'nin Kırım ile her türlü ticareti yasaklamasının ardından Washington da harekete geçerek Rusya'ya yönelik baskısını artırdı. ABD Başkanı Barack Obama, Kırım'a yatırım yapılmasını ve ticareti yasaklayan kararnameyi imzaladığını belirterek, Rusya'nın Kırım'ı işgalini sona erdirmesini istedi.
Obama, Kırım'a ekonomik ambargo getiren kararı imzalamasının ardından yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"Ukrayna'daki duruma ilişkin daha ileri adımlar atan kararnameyi bugün imzaladım. Kararname, Kırım'a ürün, teknoloji veya hizmetlerinin ihracatının yanı sıra Kırım'dan ürün, teknoloji veya hizmetlerinin ithalatını ve Kırım'da yeni yatırım yapılmasını yasaklıyor. Kararname ayrıca, Hazine Bakanı'na Kırım'da faaliyet gösterin kişi ve kuruluşlara karşı yaptırım uygulama yetkisi de veriyor.''
MİNSK YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ YERİNE GETİRSİN
Yönetiminin, Ukrayna'nın doğusunda meydana gelen gelişmeler, Ukrayna'nın bağımsızlığı ve toprak bütünlüğüyle Kiev'in demokratik gelişmeleri ve ekonomik reformlarını destekleme konularında Avrupa'daki müttefikleri ve ortaklarıyla yakından çalışma içinde olmayı sürdüreceğini kaydeden Obama, "Bir kez daha Rusya'ya, Kırım'ı işgalini ve ilhak etme girişimini sonlandırması, Ukrayna'nın doğusundaki ayrılıkçıları desteklemeyi durdurması ve Minsk anlaşmaları altındaki yükümlülüklerini yerine getirmesi çağrısında bulunuyorum" ifadesini kullandı.
ABD Hazine Bakanlığı da Rus yatırım şirketi Marshall Capital Fund'un yanı sıra Kırım'ın ilhakından sonra Kırım güçlerine destek sağlayan "Gece Kurtları" isimli Rus motosiklet çetesi üyelerinin de aralarında bulunduğu Rusya ve Ukrayna'dan bazı bireylere ve şirketlere yaptırım kararı aldı.
Yaptırımların kapsamına giren tüm kişilere ABD'ye giriş yasağı da getirildi.
Yaptırımları ilişkin yazılı açıklama yapan Hazine Bakanlığı Terörizm ve Mali İstihbarat Müsteşarı David Cohen, "Bu adımlar, Ukrayna'nın istikrarının ve barışının altını kazıyanları hedef alıyor. Rusya'ya istikrar bozucu eylemlerinden dolayı ilave bedeller ödetiyor" ifadesine yer verdi.