Geçen haftalarda İzmir'de yapılan 12. Kısa Film Festivali'nin açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları ve Sinema Dairesi Başkanı Abdurrahman Çelik, sinemamızın dünyada giderek parladığını belirterek çok ilginç bilgiler vermişti. Bu bilgileri size de vermek istiyorum: Şu anda 50 ülkede, 90 dizimiz yayınlanıyor. Ve birçok ülkede uzmanlar ve akademisyenler, Türk dizilerinin bu başarısı üzerine araştırmalar yapıyor. Bakanlık son üç yılda, 50 ülkede ve 220 ayrı etkinlikte, toplam 750 Türk filmini seyircilere sunmuş. Ayrıca, eski-yeni 10 filmlik bir paket de bakanlığın özel tanıtım malzemesi olarak arşivde yerini almış. Bu paket giderek genişletilecek. Dizilerimizi haklı olarak eleştiriyoruz. Ama hakkaniyet sahibi olmak için, sinemamızın yanısıra özellikle dizi olayına daha makro olarak bakmak ve bu başarının anatomisini araştırmak gerekmiyor mu? Eğer dizilerimiz böylesine rağbet görüyor ve dış tanıtımımzda bunca önemli bir yer tutmaya başlıyorsa, bu işi daha ciddiye alıp desteklemek gerekmez mi? Bu arada bakanlıktaki o iki başlı kuruluşun, yapılan yasa değişikliğiyle yakında ayrılacağını ve telif hakları ile sinemanın ayrı birer müdürlüğe dönüşeceğini de haber vereyim. Ki bu zaten gerekiyordu ve geç de olsa gerçekleşmesi çok iyi olacak.