Cannes 2010'da (bu yıl Nuri Bilge Ceylan'ın aldığı) Jüri Büyük Ödülü'nü alarak dünyanın dikkatini çeken bu çok ilginç Fransız filmi, biraz gecikmeyle de olsa ülkemizde. Film, bir dönemin İslam kökenli olarak yorumlanan, teröre en çok bulaşmış ülkesi Cezayir'de yaşanmış gerçek bir olaya dayanıyor. Tarihe, Tibhirine Trajedisi olarak geçen olay, bu ülkedeki bir manastırda yaşayan, kendilerini İsa'nın öğretisine adamış bir keşişler grubunun öyküsü. Yaşlı-genç sekiz din adamı, burada hem Katolik kilisesinin yapay şaşaasından çok uzak, Hıristiyanlığın temel kurallarına uygun bir yaşam sürüyor hem de insanlık görevlerini yerine getiriyor: Yerli halkla sürekli ilişki kurarak, onları tedavi edip ilaç vererek, yetiştirdikleri ürünü, elde ettikleri balı çarşıda satarak... İlişkileriyse, köylülerin sünnet düğünlerine konuk edilecek kadar iyi. Ama birden kıyımlar başlıyor, El Kaide kökenli terör, önce farklı inanç mensuplarına yöneliyor: Bir grup Hırvat emekçi, boğazları kesilerek öldürülüyor. Ardından manastıra tehditler gelmeye başlıyor. Keşişler için karar zamanı gelmiştir. Gitmek ya da hayatları pahasına kalmak... Film güncel, çetrefil ve hassas bir konuya dikkatle, özenle, tüm dengeleri koruyarak yaklaşıyor. Öncelikle yerel kültürün güzel ve soylu yanları gösteriliyor, halkın büyük çoğunlukla teröre karşı olduğu anlatılıyor. İslam'ın öldürmeyi yasaklaması
Kur'an ayetlerine baş vurarak ortaya konuyor. Aynı biçimde, Cezayir'deki 'yozlaşmış hükümet' ve onun emrindeki acımasız askerin davranışı da eleştiriliyor. Adil ve akılcı gözüken bir yüksek memurun, tüm sorunların kökenini 'organize soygun' diye nitelediği sömürgecilik döneminde araması ise ayrıca ilginç! Belki biraz naif, yer yer de biraz şematize bir film. Ancak Amerikan tarzı bir mistik aksiyona, 'şehadetin' altını kalın biçimde çizen bir duygusallığa prim vermemesi, belki asıl erdemi. Temelde Hıristiyan tarzı bir dervişliğin, kendini inancın hizmetine koşmanın yapısını araştırırken, hep güncel olan büyük meselelere de değiniyor. Terörle İslam'ı bağdaştırmaya kalkışan Batılı görüşe karşı Batı cephesinden verilmiş akıllı bir cevap niteliği taşıdığı da söylenebilir. Bu konulara ilgi duyanlar mutlaka izlemeli.
TANRILAR VE İNSANLAR ***
(Des Hommes et des Dieux / Of Gods and Men) Yönetmen: Xavier Beauvois Senaryo: X. Beauvois, Etienne Comar Görüntü: Caroline Champetier Oyuncular: Lambert Wilson, Michael Lonsdale, Olivier Rabourdin, Philippe Laudenbach, Jacques Herlin, Xavier Maly, Farid Larbi / Fransız filmi