Sonbaharla
birlikte Hollywood da sanki birden yaşlanıyor, yaz filmleri yerini yetişkinler için çekilmiş ciddi, ağırbaşlı yapımlara bırakıyor. İşte
Şantaj da bunlardan biri. Film, ne kolayca özetlenebilir ne de bir çırpıda analiz edilebilir. Öncelikle Robert de Niro'nun oynadığı kimliğin bizde karşılığı yok. "Parole officer", ABD'de cezaları tam bitmeden hapisten salıverilen mahkûmlarla konuşup, üzerlerine rapor hazırlayan sorumlulara deniyor. Jack Mabry, gençliğinde (tek bir sahneyle belirtilen biçimde) karısıyla büyük sorunlar yaşamış, ama şimdi sıkı bir İncil okuyucusu, dinsel yaşam takipçisi, erdem ve iyilik meleği gibi yaşıyor. Zaten emekliliği de çok yaklaşmış. Karşısına gelen son mahkûm ise Gerald Creeson. Stone (taş) lakaplı bu adam, evleri yakılarak öldürülen dede ve ninesinin ölümlerinden sorumlu. Tam olarak değil, ama olaya karışmış gözüküyor. Beş yıldır içerde olan Stone, sinirli, haşin, bunalımlı bir genç adam. Bir yandan yabancı kökenli karısını deli gibi arzuluyor, öte yandan mistik eğilimleri var. Ve elinden Hindu/Budizm felsefesine yakın bir kitabı düşürmüyor. Mabry, adamı serbest bırakmaya yanaşmıyor. Zaten genelde buna taraftar değil. Stone da devreye karısını sokuyor. Lucetta gerçekten de bir şehvet meleği, bir dişilik anıtı. Erkekleri baştan çıkarmak için yaratılmış özel kadınlardan... Kurbanları arasına acaba Mabry de katılacak mı? Yaşlı tahliye memuru, din adamı ve ilke insanı, Lucetta'nın kışkırtmasına direnebilecek mi? Film, yoğun ve koyu bir dinsel çağrışımlı dram gibi görülebilir. Aslında öyle de... Ama öylesine zengin katmanlı ve öylesine temel sorunlara değiniyor ki... Bir yandan, fahişeye tutulan din adamı motifi birçok filmi/kitabı, özellikle de Somerset Maugham'ın iki kez (Joan Crawford ve Rita Hayworth'un oyunlarıyla) filme alınan
Yağmur öyküsünü hatırlatıyor. Mabry'nin kişiliğinde, din adamının sıradan yaşamla çelişkisi ve içine düştüğü şüphe yansıtılıyor. Biraz da geçen yılın görkemli filmi
Doubt-Şüphe gibi. De Niro, orada Meryl Streep'in yaşadığı çelişkiyi yaşıyor sanki... Mabry'nin öyküsünde, kişiliğindeki şiddet eğilimini inançla gidermiş bir adam kimliği var. Ayrıca tüm bir Amerikan adalet sisteminin eleştirisi de araya sızıyor. Belki de ana tema, o bitmeyen kadın-erkek ilişkisi konusu. Mabry evliliğinde barışa, huzura erişmiş. Oysa Stone ateşli ve tensel bir ilişkinin tutsağı. Ve Lucetta bir fahişe değil, hep içinden geleni yapan ve tüm doğal eğilimlerini özgür bırakmış bir çocukkadın. Hangisine sempati duyacaksınız? Doğrusu zor bir soru. Bu yoğun ve karmaşık öykü, ancak oyuncularıyla ayakta durabilirdi. Öyle de oluyor ve De Niro'yla Edward Norton'ın her karşılaşması, nefes kesen bir maça dönüşüyor. Milla Jovovich'in ise şu an dünya sinemasında böyle bir rolün hakkını verecek sayılı isimlerden olduğunu söylemek, bilmem abartı olur mu?
ŞANTAJ ****
(Stone) Yönetmen: John Curran Senaryo: Angus MacLachlan Görüntü: Maryse Alberti Oyuncular: Robert De Niro, Edward Norton, Milla Jovovich, Frances Conroy, Enver Gjokaj, Pepper Binkley Amerikan filmi