Aydın Doğan son kozlarını oynuyor.
Elindeki medya gücünü dış güçlerle destekleyerek, hükümeti yıkmak için var gücüyle çalışıyor.
Çünkü bu kez de olmazsa imparatorluğunun kırıntısı bile kalmayacak.
Bunun farkında.

Sabancıların gelini olan kızı Vuslat hanım, ABD Başkanı Obama ile birlikte gala yemeğindeydi.
Hürriyet haberi göbekten verdi.
Dahası "Arkam sağlam" mesajı vermek için haberi büyüttüler.
İyi hava bastılar.
Pegasusçu Ali, ABD'ye gitmişken karısı Vuslat ile birlikte Pensilvanya da yapmıştır.
Neyse…

Kelkitli hemşehrim Doğan hep yükseklerden uçar!
Evinde T.C. Başbakanı Mesut Yılmaz'ı değil de sanki tavla arkadaşını karşıladığı o fotoğraf hafızalardadır.
Tansu Çiller'le TV'deki kavgası da…
Bir de milletin gözü önünde Sadettin Tantan'a yaptıkları?
Tantan'ın Dışbank'la ilgili anlattıkları önemliydi.
Ama azledildi.
Yakın tarihin bu sansasyonları unutulacak gibi değil.

Aydın Doğan 12 yıldır uğraştığı ama Mesut Yılmaz'laştıramadığı Başbakan Erdoğan'ı ortadan kaldırmak için her yolu deniyor.
Ama beceremiyor…
Dünyayı arkasına alıyor, yine de Erdoğan'la baş edemiyor…
Bu yüzden derdi büyük!

Doğan'ın tartışmalı siyasi ilişkileri ve 28 Şubat Postmodern Darbesi'nde oynadığı rol hala taptaze.
Ancak Meclis Darbe Komisyonu'na anlattıkları herkese 'yuh' dedirten cinstendi.
Doğan Komisyon'a "28 Şubat'ta Türkiye farklıydı, korktuk, siyasiler muktedir değildi" demişti.
Ne büyük mazeret değil mi?

28 Şubat döneminde, birçok işadamı darbeye destek verdi.
Karşılığını da bankaları soyarak aldı.
Geri dönmeyen krediler yüzünden 31 banka battı.
Kodamanlar aldıkları kredilerin üstüne yattı.
Milleti donuna kadar soydular.
Vatandaşın milyarlarca dolarını yediler.
CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Sarıgül de Korkmaz Yiğit'in bankasından aldığı kredinin üstüne yatmıştı.
Yıllar sonra TMSF alacağının peşine düştü.
Sarıgül ise utanmadan ortalığı velveleye verdi.

Tansu Çiller, 10 Mayıs 1997 Sultanahmet mitinginde, Doğan Grubu'na verilen devlet teşviklerini açıkladı.
NTV'de canlı yayına katılan DYP lideri Çiller, Milliyet gazetesiyle ilgili de bir iddia ortaya atmıştı.
Aydın Doğan bağlandığı canlı yayında, "Bunu ispatlasın, kendimi Taksim Meydanı'nda asarım!" demişti.
Doğan'ın ekrandaki hırçınlığı hala gözümün önündedir.
Sonra Çiller iddiasını belgelerle ispatladı.
Tabii Aydın Doğan sözünü tutmadı.

Çiller, 28 Şubat Davası kapsamında 'mağdur' sıfatıyla hakim karşısına çıkacak.
20 Haziran'da mahkemesi var.
Baronların ödü kopuyor.
Bazı işadamları, STK'lar, generaller, E. Özkök türü gazeteciler, Çiller'in vereceği ifadeyle belki de kodese girecek.
Zaman daralıyor…
Puştların hesap vermesi yakındır artık.