Yaşamayan, tam olarak bilemez. İçerde yatmayan, tam olarak anlayamaz. Demir parmaklıkların ardında; uzaklardaki ailesini görebileceği günleri; sabırla, sevgiyle, bazen de elinde olmadan gözleri dolarak beklememiş olanlar; tam anlamıyla hissedemez. Kıymetli, yaşlı insanların; ailelerin, dostların, yakınların, çocukların; görüş günlerinde meraklı, buruk gözlerle bakışını; o gözlerin ardındaki gizemli, buğulu acının; bir insanın sırtına yüklediklerini, kalbinin en derin yerlerinde duyumsamamış olanlar; çok doğaldır, o duygular bilmecesinin sürgünlüğünü, tam olarak çözemez... Ama dileğimiz o ki kimse tam olarak bilemesin... Dileğimiz o ki kimse tam olarak anlayamasın... Dileğimiz o ki kimse tam olarak çözemesin... Çünkü usta Ahmet Arif'in dizesiyle: "Akşam erken iner mapushaneye..." Evet, akşam hakikaten çok erken iner, bütün mapushanelere... Dünyanın dili kilitlenir; sadece yeryüzü soluğu, karanlıkta bir tohum ve çiçek olur... Doğar, büyür, usulca göğsünüzde... Ah hep, koca şair Ahmet Arif'in dediği gibidir: "ejderha olsan kar etmez. ne kavgada ustalığın, ne de çatal yürek civan oluşun. kar etmez, inceden içine dolan, alıp götüren hasrete." İşte sevgili Mustafa Balbay'ın, 'inceden içine dolan, alıp götüren hasret', nihayet 4 yıl 278 gün sonra, tahliye edilmesiyle sona erdi... Yürekten sevindik. Meslektaşımız, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, değerli eşine, Yağmur ve Deniz'ine, ailesine, dostlarına, yakınlarına, sevdiklerine kavuştu. Türkiye ile kucaklaştı.
TAZE BİR BAŞLANGIÇ İÇİN...
Anayasa Mahkemesi'nin "tutuklulukta makul süre aşıldı, seçilme hakları ihlal edildi" kararı gerekçe gösterilerek, tahliye edilmesine karar verilen Mustafa Balbay'ın mapushaneden çıkışının; bu güzel ülkede, herkesin birbirini daha iyi anlamaya çalıştığı, daha barışçıl bir ortamın yaratılması için, yepyeni demokrat bir adım daha olmasını dileyelim. Sevgili Balbay'ın, özgürlüğe ilk merhabasının ardından; yaşananların elbette hemen unutulamayacağını vurgulayıp; 'ama bu süreç kin güdülecek bir süreç değil' şeklindeki sözleri, kanımca taze bir başlangıç için çok umut verici. Elbette bu taze başlangıç, yakın gelecekte, yeni anayasa çalışmasının, ortak akıl ve mutabakat ile sonuç vermesiyle ilerler. Taze bir başlangıç, askeri vesayetin rafa kalktığı Türkiye'de, barış sürecinin başarılmasıyla yeni bir kapı açar. Barış sürecini, getireceği sorunlarla birlikte sonlandırmadan; kendimizi kandırmamız, geleceğimizi kandırmamızdan ibaret olacaktır. Yani 'taze bir başlangıç' için, sevgili Mustafa Balbay dahil, bu ülkede herkese sorumluluk düşüyor. Taze sözlere ihtiyaç var. Bu taze başlangıç, aynı zamanda önümüzdeki yerel seçim sürecinde, tüm siyasi aktörlere yeni sorumluluk anlayışı getiriyor.
POZİTİF BİR YARIŞ, SOLUK ALDIRIR
Dileğimiz, bu yerel seçim sürecinin, halkımızın lehine yerel hizmetlerin konuşulduğu, bunu konuşabilecek nitelikte adayların çoğunlukta olduğu, kentlerimizin gelecekte nasıl şekilleneceğinin tartışılabildiği, yerel demokrasi anlayışının öne çıktığı; dönüştürücü bir süreç kalitesinde yaşanabilmesi. Çıtası yüksek, pozitif bir yerel seçim yarışı, Türkiye'ye yerelden genele uzanan; soluk aldıran, daha nitelikli bir siyaset tarzını armağan edebilir! Taze bir başlangıç yapabilmek için, en az tutarlılık ve dürüstlük kadar; taze fikirlere de ihtiyaç var. Dileriz sevgili Mustafa Balbay da, işte tam bu noktada, CHP'ye çok ciddi katkı getiren bir yerde olur.