İRAN VE SUUDİ ARABİSTAN'I ZİYARET EDEN DİYANET İŞLERİ BAŞKANI GÖRMEZ'DEN ÇAĞRI:
Mezhep eksenli çatışmanın eşiğine gelen İran ve Suudi Arabistan'a kritik bir dönemde ziyaret gerçekleştiren Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, temaslarının arka planını ve bölgede yaşananları SABAH'a değerlendirdi. Görmez, sorularımızı şöyle yanıtladı:
MEZHEPLER DİN DEĞİL: Din ilahi bir mekteptir. Mezhepler ise beşeri birer mektep. Mezhepler dinin kendisi değildir. İnsanlar tarafından anlaşılmış şeklidir. Eğer bu beşeri mektepleri, ilahi mektep haline getirir, dinin kendisi kabul edersek sorunlar devam eder. Bugün yaşadığımız en büyük problemlerden biri, herkesin bir cemaate, bir şahsa, bir mezhebe mensubiyetini İslam'a mensubiyetinin önüne geçirmeye kalkışması.
GÜÇ VE İKTİDAR:Yaşanan acıların sebebini tespit etmede Müslümanlar kolaycılığa kaçıyor. Bir grup sorunları dış güçlere, Siyonizm'e, emperyalizme bağlayıp sorumluluktan kaçıyor. Diğer grup ise meseleyi dinin sırtına yıkarak, siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik sebepleri bir tarafa bırakıyor. Bugün yaşadıklarımızla ilgili iki görüş var. Birincisi, bunun güç ve çıkar çatışması olduğu. İkincisi, mezhep çatışması olduğu. Evet, iktidar ve çıkar çatışması var. Önce mezhepleri, cemaatleri kullanmak istedi. Sonra sahici olabilmek için dini ve mezhebi merkeze taşımaya başladı. Kerbela'da, Sıffin'de yaşadığımız gibi bir Şii-Sünni çatışması değil bu. Gerek Sünniliğin gerek Şiiliğin içinde yeni ortaya çıkmış yeni bir takım akımların iktidara dönüşme çabası.
İTİDAL ÇAĞRILARI: Kısa vadede bir barış ve çatışmasızlık ortamını kurmak gerekiyor. Bu amaçla İran ve Suudi Arabistan'a ziyaretler gerçekleştirdim. Orta uzun vadede siyasetten, hukuktan, insandan, din anlayışımızdan kaynaklanan sorunları ele alarak yeni yüzyıla Müslümanların nasıl hazırlanması gerektiği üzerinde çalışmamız gerekiyor. İran'da da Suudi Arabistan'da da itidal çağrılarım oldu. İranlılara insanları Şiileştirme sevdasının tehlikeli bir şey olduğunu ifade ettim. Suud'da da Selefilik anlayışının şiddete meyil eden yönlerini yeniden ele almamız gerektiğini söyledim.
KAOS DÖNEMİ TEOLOJİSİ
"DAEŞ benzeri yapılar yeni zamanlarda ortaya çıkmış yeni bir hareket olarak görülmeli. Bizim kaos dönemleri teolojisi diyebileceğimiz farklı zamanlarda ortaya çıkan din anlayışları olmuştur. Şimdi başka kaos dönemi teolojisiyle karşı karşıyayız. Bunlar daha çok savaşın yaygın olduğu, çocukların ve gençlerin eğitimden ve imkandan, insani şartlardan uzaklaştığı ortamlarda ortaya çıkar. Bu hareketlerde İslam'ın radikalleştiğini kabul etmiyorum. Bu hareketlerde radikallik, İslamileşmeye teşebbüs ediyor, kendisine bir İslam referansı arıyor."