Önce temenniler dile getiriliyor. Sonra tahmine dönüştürülüyor. Ve nihayet tespit olarak paylaşılıyor... "7 Haziran seçimlerini, HDP üzerinden okuma ve baraj aşırma çabası"ndan söz ediyorum. Kuşkusuz, HDP'nin sandık performansı TBMM'deki "siyasal ve sayısal çoğunluğu" etkileyecek. Lakin seçim matematiği bize başka bir tablo sunuyor!
Aşağıda okuyacağınız analiz, somut veriler üzerinden, mütevazı modelleme ile vardığım sonuçları gösteriyor. Her seçimin karakteristiğinin ve şartlarının değişik olduğunu bilerek, buradaki hata payını peşinen üstleniyorum.
Barajla ilgili hesaplama için, 2011 Genel, 2014 yerel seçimleri ile 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerini esas aldım. En yüksek katılımın gerçekleştiği, en yüksek geçerli oy oranına ulaşılan son seçimleri varsayımımda kullandım. Cumhurbaşkanlığı seçimlerini, düşük katılım oranına karşın HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın elde ettiği en yüksek oy sayısı olduğu için değerlendirmeme kattım.
***
2011 genel seçimlerinde seçmenin yüzde 87.1'i sandığa gitti ve geçerli oyların toplam seçmene oranı, yüzde 85.2'yi buldu. 2014 yerel seçiminde ise katılım oranı yüzde 89.4, geçerli oy oranı yüzde 85.7 idi. 2015 genel seçiminde de seçmen sayısına oranla geçerli oyların yine yüzde 85.7 civarında gerçekleşeceğini dikkate alabiliriz. YSK'nın açıklamasına göre, yurtiçi seçmen sayısı 53 milyon 765 bin. Bu durumda geçerli oyların 46 milyon 76 bin olacağını düşünebiliriz. (Seçmenin yüzde 85.7'si) Yüzde 10'luk seçim barajının aşılması için gerekli oy sayısı ise 4 milyon 607 bin olarak karşımıza çıkmakta.
***
Tabii bir de yurtdışı seçmen boyutu söz konusu. Yurtdışında oy kullanma potansiyeline sahip 2 milyon 867 bin vatandaş var. İlk deneme olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, yurtdışı seçmenin yüzde 18.9'u sandığa gitti ve sadece 526 bin geçerli oy verilebildi.
Haziran 2015 seçimi için iyimser bir tahminle yurtdışındaki 2.8 milyon seçmenin yarısının sandığa koşacağını, geçerli oy oranının yine yüzde 85.7 olacağını varsaydığımızda, 1 milyon 228 bin yurtdışı oyun da toplama katılacağını kabul edebiliriz.
Böylece, yurtiçi ve yurtdışı toplam geçerli oyların 47 milyon 304 bine ulaşacağını, yüzde 10'luk barajı aşmak için gerekli oyun 4 milyon 730 bin olacağını baz alabiliriz.
***
Seçime etki edecek muhtelif unsurları sabit tutarak, HDP üzerine yazılan senaryoları masaya yatırdığımızda şu sonuçla karşılaşıyoruz: Demirtaş, Ağustos 2014'te toplam 3 milyon 958 bin oy aldı. Ki bu tarihi zirve idi.
Demirtaş'ın kullandığı ılımlı dil, çatı adaya yönelik tepki, AK Parti seçmeninde
Tayyip Erdoğan'ın nasılsa seçimi kazanacağına dair rahatlık da dengeleri büyük ölçüde değiştirdi.
Demek oluyor ki... HDP, konjonktürün sağladığı avantajla ulaştığı en yüksek nokta olan 3 milyon 958 bin oyla halen yüzde 8.4 sınırında. Bunun üstüne en az 772 bin oy daha ilave edebilmeli yani en iyi performansını koruyup, çok daha iyisini elde etmeli.
Ancak... 2011'e baktığımızda 2 milyon 819 bin oy alan bağımsız görünümlü HDP'nin bunun üstüne 1 milyon 911 bin oy daha eklemesi gerekiyor. 6-7 Ekim olaylarının yarattığı travmayı, HDP'nin silahla arasına mesafe koymamasını, sanal demokrasi imajını ve AK Parti karşıtlarının pompalamasını birlikte analiz ettiğimizde bu şartlar altında "
barajı aştık" kampanyasının mevsimlik iddia olduğunu söyleyebiliriz.