Hiç uzatmadan söyleyeyim...
Terörden yakınmak ile toplumda sistemli biçimde panik duygusu yaratmaya çalışmak bambaşka şeyler.
İkincisi teröristin gayesine hizmet etmektir.
Bunun tartışması falan yok. Net.
Ama ne oluyor?
İnsanları terörize etmek, evlerine kapamak, iş düzenini bozmak için üretilmiş birbirinden gerzekçe söylentiler kulaktan kulağa, cepten cebe yayılıyor.
Kim yapıyor bunu?
Pek kültürlüyüm, pek okumuş yazmışım, dünyayı en iyi ben bilirim, acayip çağdaşım, aman da aman diye ortalarda dolaşanlar yapıyor.
***
Fetöcüler işin kolayını bulmuşlar...
Abuk sabuk bir metin uyduruyorlar;
"19 veya 29, o da yetmediyse 39 farklı noktaya bomba konuldu ihbarı" diye bir metin.
O kadar ki, İstanbul'da tehlikede olmayan tek bir semt bırakmıyorlar.
Sonra bunu malum sosyal kesimin Facebook ve WhatsApp hesaplarına servis ediyorlar.
Ondan sonrası kolay.
Çünkü bizim
beyaz okumuşlarımız dünden hazır!
Ya işleri tıkırında ya da geçen on yılda imtiyazlarını kaybedip boğazlarına kadar nefrete batmışlar.
Memlekette iş düzeni bozulurmuş, çalışanlar mahvolurmuş, umurlarında mı?
Hemen bu metni alıp benimsiyor, eş dosta aktarmaya başlayarak viral bir kampanyaya çeviriyorlar.
Sonra etrafa telefon etmeler başlıyor.
Gülüyorsun, saçmalamayın yahu, diyorsun.
Cevap şöyle: "
Ama polis alarma geçmiş!"
Yahu polis aylardır alarmda
zaten!
***
Terör var mı var.
Terör tehdidi sürecek mi?
Sürecek.
Türkiye dört yandan saldırı altında mı? Evet!
Bir de siz çıkmayın kardeşim...
Millet
sizin küçük hesaplarınızı ve şapşallıklarınızı çekmeye
mecbur mu?
Yapmayın!