Beşiktaş, çok daha isteyerek girdi maça. Son şampiyon ve büyük güven sahibi olarak Galatasaray'ın oyuna başlama rahatlığı, onlar adına ağır bir fatura oldu. Özellikle sezon başlarında takımların yüzde 100 form grafiği yakalayamadığı bu süreçlerde takım bütünlüğündeki uygulamalar hayati önem taşıyor. Bu yönde daha ciddi olan ve oyun taktiğine büyük bir sadakat gösteren Beşiktaş, müthiş bir akşam yaşadı. Nelsson'un hatasında bulduğu pozisyonu gole çeviren İmmobile, aslında daha ilk dakikadan itibaren maçın sonucunun da mesajını vermiş oldu. Bu tür denge maçlarında öne geçmek çok değerli. Van Bronckhorst'un savunma bloğunu orta alana daha yakın öne çıkararak oynatma isteği, karşılık buldu. G.Saray'ın yıldızları etkisiz kaldı. Okan hocanın ikinci yarı Batshuayi ile forveti çiftleme düşüncesi ise işe yaramadı. Çünkü Beşiktaş orta alanda oluşan boşluğu büyük bir hediye olarak aldı. Maçın son dakikasına kadar da müthiş bir coşku ile farkı açtıkça açtı.
Kötü giden sezonların en büyük tehlikesi, eldeki büyük oyuncularınızı değersiz göstermesidir. Dün akşam bir kez daha gördük ki doğru yapılan Paulista, İmmobile, Rafa Silva transferleriyle beraber Beşiktaş'ın çehresi değişti. Masuaku'nun, Fernandes'in, Svensson'un Colley'in, Rashica'nın, hatta sonradan oyuna giren Onana'nın bile aslında bu seviyelerdeki oyuncular olduğunu bize gösterdi. Futbol bir takım oyunu, doğru takım, doğru taktik, doğru bir teknik adam her oyuncuyu değerli hale getirdi. Bu kupa Beşiktaş'ı sezona başlarken çok önemli bir yere taşıyacaktır.