Fenerbahçe her yönüyle kazanmaya odaklanmış. Muazzam bir tempo, çok coşkulu bir takım. Maçı daha önce de koparabilirlerdi ama direkler son dakikalara kadar müsaade etmedi. Fakat Fenerbahçe'nin kazanma inadı, değişikliklerle Antalyaspor'un kilidini açtı.
F.Bahçe bu maçta bir kez daha gösterdi ki alternatifli kadro çok şey demek. İkinci yarı oyuna aldığı 5 oyuncu, çıkanları aratmadı. Perotti, girdiği ilk dakikadan itibaren kalitesiyle Fenerbahçe'yi galibiyete taşıyan isim oldu. Onu tanıyan ve izleyenler için bu yaptıkları sürpriz değil. Perotti ile beraber oyuna giren isimlere baktığımızda Ademi, Sinan Gümüş, Mert Hakan ve Cisse gibi oyuncuları görüyoruz. Fenerbahçe'nin oynayanları ve sonradan dahil olanlarıyla maçı her rakibe karşı çok değişik varyasyonlarda oynama alternatifini yakaladığını görüyoruz. Bu, ligin uzun süreci içinde çok değerli. Çünkü maç sıklığı ve hedefin büyüklüğü bu tür kadroları zorunlu kılıyor. F.Bahçe, bu sezon işi her zamankinden daha sıkı tuttu ve lig yarışını sonuna kadar devam ettirebilecek bir ekip kurdu. Bunun meyvelerini de topluyor. Fenerbahçe'de oyun temposunu yönlendiren en önemli isimlerin başında Gustavo geliyor. Çok klas bir oyuncu. Dün akşam da yine Fenerbahçe'nin oyun lideriydi. Oyunda kaldığı süre içinde Ozan'ı da çok beğendim. Coşkulu, istekli ve gönülden oynadı. Fenerbahçe'nin bir diğer şansı da Caner ve Gökhan gibi iki tane iyi hücum bekine sahip olması. Özellikle Caner'in sahanın her bölgesinden orta yapabilme kabiliyeti Fenerbahçe'nin forvetleri açısından büyük şans. F.Bahçe bu sezon hedefine çok motive. Bu motivasyon maçlar seyircisiz oynansa bile sahada skoru elde etmelerine yetiyor. Coşku, istek ve kararlılık varsa işin içine kalite de girince sonuçlar dün akşamki gibi oluyor.