Ramazan'da sadece iftar sofraları değil, sahurlar da çok hareketli ve farklı etkinliklerle sürüyor. Önceki gece sahurda işadamı, AK Parti eski İstanbul il yöneticilerinden Kemal Akar'ın başkanı olduğu İstanbul Dostları Grubu'nun davetine katıldım. Sahurun özel konuğu da İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan'dı.
Katılımcılar arasında Vakıf Katılım Yönetim Kurulu Başkanı Öztürk Oran, işadamları Yavuz Eroğlu, Haydar Çolakoğlu gibi isimler vardı. Konu da doğal olarak dünyanın ve ülkenin sıcak gündemi, yani terör, ekonomi ve İngiltere'nin AB'den ayrılmasıydı. İSO Başkanı Erdal Bahçıvan'ı merak ve ilgiyle dinledik. Bahçıvan çok önemli şeyler söyledi ama asıl farklı olan dünyadaki adaletsiz ekonomik sistem üzerine söyledikleriydi:
"Dünyada reel ekonomi 70 trilyon dolarlık bir değer yaratıyor ama finans sektörü bunun tam on katı yani 700 trilyon dolarlık bir pastaya sahip. Bu gerçek bir değer değil. Finansçılar olmayan şeyi satıyor. Dünya için en büyük tehlike bu. Reel sektör dahil bu vahşi kapitalizm belasına karşı önlem alınmazsa dehşeti yaşarız."
Dünya 2008'de bu finans canavarlarının dayattığı krizi yaşadı ama henüz bir çözüm de bulmuş değil. Daha vahim olanı dünyadaki gelir adaletsizliği arttıkça, DAEŞ benzeri terör örgütlerinin saldırıları da artıyor. Bu da o kirli finansal sistemi ayakta tutmak için kullanılıyor. Yani dünyadaki adaletsizliğe karşı yükselecek sesler, bu terör örgütleri aracılığıyla geri plana itiliyor, bastırılıyor.
Artık bu duruma burjuvazi bile isyan ediyor ve vahşi kapitalizme karşı çıkıyor. Karl Marks bugünleri görseydi ne derdi bilmiyorum ama daha önce Ali Koç'un da seslendirdiği bu tepki bana Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Dünya 5'ten büyüktür" itirazını hatırlattı.
Bu da dünyada hem ekonomik hem de siyasal eşitsizliklerin artık taşınamaz hale geldiğini gösteriyor. Doğu'dan yükselen bu sesler durumu değiştirmeye yeter mi göreceğiz ama şu biliniyor, yeni küresel sistemi bu itirazlar şekillendirecek.