Discovery Channel'da büyük ilgiyle izlediğim Antika Avcıları'nda (Salvage Hunters) salı akşamı benim de aralarında bulunduğum Türk izleyicileri müthiş bir sürpriz bekliyordu.
Dünyanın en tanınmış antikacılarından Drew Pritchard'ın, yardımcısı "T" ile beraber bulup satın aldığı antikaları onardıktan sonra kendi dükkanında satmasını anlatan programda Drew bu kez Yorkshire'daki bir asilzadenin şatosunda satışa çıkardığı eşyalara göz attı. Odalardan birinde iyice eskimiş mavi renkli bir halı gördü. Her zamanki gibi inceledi ve bunun bir Isparta halısı olduğunu, Türkiye'den geldiğini anladı. Hem rengini hem de aşınmasını çok sevdi ve pazarlığa girişti. Sonunda 700 pound'a (Yaklaşık 25 bin lira) el sıkıştılar.



Drew, halıyı Galler'deki deposuna getirdi. Burada halı iyice temizlendi ve internet siteleri üzerinden satışa çıkarıldı. Çok geçmeden Fransa'da bir dekoratör tarafından 4 katı fiyata satın alındı. Türk halısı Galler'den Fransa'ya uğurlanırken, aynı gece Türk Milli Takımı da Galler ile berabere kalarak Almanya'daki Avrupa Şampiyonası'na uğurlanıyordu...



Hazır söz belgesellerden açılmışken, bir klasik otomobil tutkunu olarak tek bir bölümünü bile kaçırmadığım Discovery Channel'ın Tamirat Tadilat programındaki ilginç olaydan da söz edeyim: Ucuza bulduğu klasik otomobilleri yenileyerek satan Mike Brewer, yeni sezonun ilk bölümünde Fiesta'nın zor bulunan özel modellerinden birini satın alıp, tamircisi Marc Priestley ile yeniledi. Sonra da aracı tanıtmak ve müşteri bulmak için ülkedeki Fiesta sahiplerini bir araya getirecek bir organizasyon düzenledi. Ancak haftalarca olağanüstü bir çabayla yenilenen otomobil, bir gece önce, içinde bulunduğu römorktan çalındı... Ekip ve İngiliz polisi, halihazırda buhar olan otomobili aramaya devam ediyor.

Ya kar yağdığında?
Elektrikli araçlar çevrenin kurtuluşu olarak görülüyor. Ayrıca sürdürülebilir enerji yönetimi için de umut vadediyor. Buraya kadar her şey tamam. Peki ya bütün otomobiller elektrikli olduğunda ve kar fırtınasının soğuğunda üç saat trafik sıkışıklığında kalsaydık bataryalarımız tamamen bitmez miydi? Bilirsiniz, soğuğa pil dayanmaz. Cep telefonları ve fotoğraf makineleri bile aşırı soğukta kilitlenir.
Unutmayın, elektrikli araçların aslında ısıtması yoktur. Bu nedenle bir kar fırtınasına dayanacak güçleri de yoktur. Tüm araçlar elektrikli olduğunda yardıma gelecek ambulans ya da kurtarma aracı da bulamazsınız.
Bir aşırı soğuk dalgasında tüm araçların yolda kaldığını düşünün. Şimdilik kimse bu olasılığı konuşmuyor ama bundan büyük felaket olabilir mi?

Hakan Ural'dan ceza
Kanal D'deki Neler Oluyor Hayatta programının yorumcusu Hakan Ural kendisini canlı yayın sırasında arayanlara müthiş bir ceza veriyor.
Ural, çarşamba sabahı 10.20'de telefonuyla bağlantılı akıllı kol saatinde tanımadığı bir numaradan arandığını gördü. Hemen o numarayı ifşa edip tüm izleyicilerden o kişiyi aramalarını istedi. Bu ilginç cezanın nedenini ise şöyle açıkladı:



"Ben burada 10 yıldır sabah programı yapıyorum. Bunu bilmeyecek kadar benden uzak biri bu cezayı fazlasıyla hak ediyor."
Eğer numaranızın tüm ülke tarafından öğrenilmesini ve Hakan Ural fanları tarafından gün boyu meşgul edilmesini istiyorsanız (!) hafta içi 09.00 - 11.00 arasında kendisini arayabilirsiniz. (Buraya bir de Hakan'ın numarasını yazarmışım...)

Şeref kürsüsü
Galler maçında oyuna girerken giyeceği ay-yıldızlı formayı öpüp başına koyan genç oyuncumuz Kenan Yıldız gibi oyuncular lazım bize.

Zap'tiye
Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk ve Aybüke öğretmen gibi meşale taşırken şehit olan eğitim neferlerimiz başta olmak üzere tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü kutlu olsun...

Ne demiş?
"Yurtta yoğun soğuk ve şiddetli yağmur vardı. Yoğun soğuk da neyse? Benimki de cümle işte..." (A Haber sunucusu Cansın Helvacı'nın canlı yayında yaptığı özeleştiri)