Didim Belediyesi'nde zabıta müdürü Murat Hacıfettahoğlu'nu ayaklarından vuran 20 yaşındaki şüpheli Mehmet Ali Soyvural'ın ifadesi ortaya çıktı. SABAH, tekstil işçisi Soyvural'ın Didim Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği ifadeye ulaştı.
Soyvural ifadesinde, "Ben, Ogün ve Enes İstanbul'dan Didim'e tatil amaçlı geldik. Aynı zamanda benim doğum günümdü. Ogün İstanbul'dan gelirken bariyerlere çarptığı için arabasını tamir ettirmek için tek başına İstanbul'a döndü. Ben Enes ile birlikte Otel'de beraber kaldık. Kız arkadaşımla Didim'e geldikten 2-3 gün sonra Altınkum sahilinde tanıştım. Kafeye gittik. Birlikte zaman geçirdik. Daha sonra muhabbet ettikten sonra ayrıldık. Kız arkadaşımın ismi Emire'dir. Kumral, beyaz tenli, 1.60 boylarında, normal kilolarda, 20'li yaşlarda bir kızdı. Telefon numarasını almamıştım. Sosyal medya hesabımdan eklemiştim ama sonrasında bulamadım. Birlikte çekindiğimiz bir fotoğraf yok" dedi.
Olaydan 3-4 gün önce kız arkadaşıyla buluştuğunu anlatan Soyvural, "Olaydan 3-4 gün önce Altınkum sahiline motosiklet ile gittim. Motosikleti park edecektim. Park edeceğim sırada kendisini zabıta müdürü olarak tanıtan kişi 'motoru buraya park edemezsin. Motoru al git' dedi, sonrasında hakaret etti. Bana hakaret ederken kız arkadaşım ve kız arkadaşının arkadaş grubu da vardı. Onlar olaya şahit oldu. Daha sonrasında ayrıldık. Ben olaydan dolayı çok sinirlendiğim için olay yerine tekrar geldim. Sağa sola ve oradaki esnafa bu kişinin kim olduğunu ve nerede oturduğunu sordum. Sonrasında bana nerede oturduğunu tarif ettiler. Motorla olaydan önce birkaç kez o taraflardan geçtim" diye konuştu.
ZABITA MÜDÜRÜNÜN ÇIKMASINI BEKLEDİM
Soyvural, "Olay günü sabah 6:00 gibi uyandım. 7:00 gibi otelden çıktım. Yanımda silah da vardı. Silahı bir yıl önce İstanbul'dan satın almıştım. 7:30 gibi zabıta müdürünün çıkmasını bekledim. Çıktığını görünce biraz takip ettim. Çöp atmaya gidiyordu. Yüz yüze geldiğimiz zaman korkutmak amacıyla kaldırıma sıktım. Olayın heyecanıyla birkaç el daha sıktım. Yaralandığını görmedim. Sonrasında koşarak olay yerinden uzaklaştım. Motosikletime bindim. Motosikletime bindikten sonra silahı fırlattım. Otele geldim. Üzerimdeki kıyafetleri değiştirdim" diye ifadesinde detayları anlattı.
ANAHTARI PARFÜMCÜYE BIRAKTIM
Enes'e bir yakınımın rahatsızlandığını ve acilen İstanbul'a dönmemiz gerektiğini söyledim. O ilk başta otobüs ve uçak bileti baktı ancak bulamadı. Bir arkadaşına ulaşıp araba buldu. Araba ile otelin yakınındaki kafeye geldi. ATM'nin orada bize arabayı verdi. Arabayı aldıktan sonra dosdoğru İstanbul'a gittik. Enes'i Levent'e bıraktım. Arabayı İstanbul'a gittiğimiz gecenin sabahında Kağıthane Sanayi Caddesi'nde orta refüje bıraktım. Arabanın anahtarını da oradaki parfümcüye verdim. Enes'in evine polis gelene kadar hiçbir şekilde olaydan haberi yoktu. Ben Enes'e zabıta müdürünü vurduğunu söyledim ama detayları anlatmadım, niçin vurduğumu da söylemedim.
BİRAZ TAKINTILI BİRİYİM
Şüpheli Soyvural ifadesinde biraz takıntılı ve kurulan biri olduğunu belirterek, "Bu sebeple aradan 2-3 gün geçmesine rağmen ilk önce kişiyi korkutmak amacıyla yere sıkmak gibi bir niyetim vardı. Olayın paniği ve heyecanıyla kişinin yaralanmasına sebep oldum. Ben Rojhat Atay, Ahmet Orak ve Mehmet Orak'ı tanımıyorum" diye konuştu.