Şef, seyyah ve yazar Ömür Akkor, Anadolu ve Türk mutfağını anlatımıyla biliniyor. Türkiye'nin en ünlü şefleri arasında yer alan Akkor, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödüllerinden "Gastronomi Ödülü" sahibi. Akkar, Anadolu'yu karış karış gezerek il il, ilçe ilçe saklı kalmış lezzetlerin haritasını çıkardı. Depremin hemen ardından merkez üssü olan Kahramanmaraş'a gelen Akkor ve arkadaşları, ikinci depremin merkez üssü olan Elbistan'da depo olarak kullanılan bir dükkanı 3+3 aylık sözleşmeyle kiralayarak "Yeniden Hayat Lokantası"na çevirdi. Lokan için kolonyalı mendilden brandaya, tabeladan önlüğe kadar her şeyi sil baştan yaptıran ekip, Elbistan'da günde 12 bin kişiye çeşit çeşit ücretsiz yemek sunuyor. Yeniden Hayat Lokantasında yemek hizmetinin yanında, Akkor ve arkadaşlarının bağlantılarıyla Elbistan'a gelen ünlü kahve markaları ile pastaneler de ücretsiz olarak depremzedelere hizmet ediyor. Ünlü Şef Ömür Akkor, Yeniden Hayat Lokantasının hikayesini SABAH'a anlattı.
Depremin ikinci günü Kahramanmaraş merkeze geldiklerini daha sonra ikinci depremin merkez üssü olan Elbistan'a geçtiklerini belirten Akkor, "Geldiğimiz yolda sıcaklık - 30 dereceleri gördü, buzun üzerinde geldik. İlk 3-4 gün elimizden ne geliyorsa yaptık. Buraya geldiğimizin üçüncü günü depo tuttuk, dönüşte 'Yeniden Hayat Lokantası'nın bulunduğu yerin sahibi tarafından bir depo olarak tutulduğunu gördük. Arkadaşlarımla istişare ettik ve dükkan sahibiyle 3+3 bir sözleşme yaptık, o dışarıya çıktı biz içeri girdik" dedi.
"GÜNDE 12 BİN KİŞİYE HİZMET VERİYORUZ"
Yeniden Hayat Lokantasında 100 gönüllü çalıştığını anlatan Akkor, şunları kaydetti:
"Bunlardan 40'a yakını depo ve lojistik dağıtımda 60'ı ise restoran kısmında gece ve gündüz vardiyasında çalışıyor. İlk günlerde 2 bin 500 kişilik yemek çıkarken, bugün sayımız 12 bin. Biz çay, kahve, pastane ve restoran kısmında günde 12 bin kişiyi ağırlıyoruz. İnsanlar bölgelere yardım gönderdiler, burada o malzemeleri köy korucuları ve gönüllü arkadaşlar indirdi. Üzerinden bir ay geçti ve aynı insanlar, aynı teneke, aynı çuvalları bıkmadan, sıkılmadan taşıyorlar. Onlara çok teşekkür ediyorum. Burayı açtıktan sonra İlk gün çorbamız çıktı, ikinci gün 3 öğün yemek vermeye başladık. Depremin sekizinci günü kahvemiz geldi. Bu pozitif etkiledi insanları ve halen de bunun çok artı kattığını düşünüyorum. Bir sürü pastaneci arkadaşım makaronlar, pastalar, kekler gönderdi. Burada hem İstanbul'dan hem de çevre illerden Adana Dürüm, ciğer, balık dağıtmak isteyen bir sürü işletmeci arkadaşımız geldi. Bir andan Anadolu'da yıllarca gezerken sadece yemekleri değil, insanları da çok iyi seçmişim diyorum. Aslında o adamların güzelliği yemeklerine vuruyormuş. Biz 10 restoran buranın masraflarını üstleniyoruz ama yemek yeteneklerimiz bir yere kadar, o insanlar gelince daha da üst düzey bir iş çıktı."
"DEPREMZEDE DİYE İNSANLAR HER ŞEYİ GİYEMEZLER, HER ŞEYİ YİYEMEZLER"
Yeniden Hayat Lokantasına gelen depremzedelere en iyi şekilde hizmet sunmaya çalıştıklarını aktaran Akkor, "Burada her gün çeşit çeşit yemek çıkartıyoruz. Depremzede diye insanlar her şeyi giyemezler, her şeyi yiyemezler, içemezler. Kimse son kullanma tarihi gelmiş ayranı içmek zorunda değil, böyle bir yardım sistemi yok. Biz insanları bize yakışan şekilde ağırlıyoruz. Ben insanı depremzede, iyi, kötü, hırsız, adi diye ayıramam ki, dükkanıma kim gelirse nasıl ağırlıyorsam burada da öyle ağırlıyorum. Kalabalık olduğundan yeteri kadar hürmet edemiyoruz, onun dışında başka bir sorunumuz olmuyor. Eğer lüks bir hizmet sunmayacak olsaydım buranın adına lokanta demezdim. İnsanlara en iyi hizmeti sunmak için kolonyalı mendil yaptırdık, o yüzden afiş bastırdık, tabela yaptırdık" diye konuştu.
"EĞER DEPREMZEDEYİ RAHATLATMAK İSTİYORSAN, HEM MADDİ YARDIM YAPACAKSIN HEM DE BURAYA GELECEKSİN"
Maddi yardımların yardımı yapan kişiyi rahatlattığını söyleyen Akkor, "Kişisel olarak burada olmak depremzedeyi rahatlatıyor. Eğer depremzedeyi rahatlatmak istiyorsan, hem maddi yardım yapacaksın hem de buraya geleceksin, ben böyle düşünüyorum. Çünkü senin değil, buradaki insanların rahatlamaya ihtiyaçları var. Biz 100 kişilik bir ekibiz ve şu ana kadar bizden ne istendiyse kimsenin ağzından 'yapamadık' çıkmadı. Biz kendi başımıza burayı idare ederiz sıkıntı yok ama herkes gelirse daha büyük moral oluyor. Şimdi planladığımız büyük bir bayramlaşma" ifadelerini kullandı.