Ailenin en büyüğünün evinde, bütün bir sülalenin toplanarak yaptığı kahvaltı bayram günlerinin iple çekilmesini sağlayan geleneklerimiz arasında. İş hayatının getirdikleri ve araya giren kilometreler, her bayram sofrasını biraz daha eksiltse de, ilk gün toplanılan kahvaltı sofrasının lezzeti hep damağımızdadır. Bayram sevincini iliklerimize kadar hissettiğimiz o sofra, her bayram sonrası gönlümüzdeki sıcaklarını hep korur.
BAYRAMLIK KIYAFET SEVİNCİ
Belki de unutulmaya yüz tutmuş en önemli geleneklerimiz arasında, bayramlık kıyafet sevinci gelir. Çünkü artık bayram kıyafetleri haftalar öncesinde alınmaz, özenle saklanmaz ve arefe günü yastık altına konulmaz. Zira modern dünyada kıyafet almak bir zaruret olmaktan çoktan çıkmıştır ve bir moda dayatmasına dönmüştür. Belki de çocukların ve çocuk yüreklilerin mecburen unutmak zorunda kaldığı en önemli bayram geleneği, 'bayramlık kıyafet' heyecanıdır. Tadını ancak, arefe akşamı kıyafetlerini yastığının altına koyan ve 'sabah bir an önce olsun da giyineyim' diye heyecanla bekleyenler bilir.
EL ÖPME GELNEĞİ ARTIK YOK DENECEK KADAR AZ
Küçüğün büyüğüne hürmet gösterdiği, büyüğün de küçüğünü en müşfik hislerle sevdiğinin göstergesi olan el öpme âdeti artık yok denecek kadar az. El öpmenin yerini alan sade bir tokalaşma bizi biz yapan nice değerlerimizi de avuçlarımızın arasından kaymasına neden oluyor. Öpülen elin başa koyulması, bir toplumda karşılıklı ve sevgi ve saygının olduğunun latif bir anlatımıdır.
BAYRAM ŞEKERİ TOPLAMAK
Birçok ilimizde ve semtimizde halen yoğun bir şekilde uygulanıyor. Bayram günleri kapı zilinin daha bir heyecanla çalındığını hissederiz. Kapıda cıvıl cıvıl çocuk sesleri. Bir kâsenin içine şeker yahut çikolata almak için uzanan o masum eller. Gerçi her bayram kapıya gelen çocuk sayısının azıldığını da mahzun gözlerle müşahede ederiz.
BAYRAM HARÇLIĞI ŞAKASI
Bayram günlerinde, ailenin büyükleriyle küçükleri arasında dönen bayram harçlığı şakalaşması da bayramın olmazsa olmaz geleneklerinden. Her bayram şahit olmayanımız yoktur. Ailenin küçüğü, sülalenin en büyüklerine yönelik durmaksızın, bayram harçlığı şakası yapar. Kahkahalar ise birbiri ardına patlar. Ve bayram harçlığını 'koparmayı' başaran kendini her zaman şanslı sayar.
BAYRAM TEMİZLİĞİ VE BAKLAVASI
Her şey aşınır, her şey unutulmaya yüz tutar fakat iki şey asla. Birincisi köşe bucak yapılan bayram temizliği. Zaten annelerimizin en hassas olduğu konu olan temizlik, bayramdan bir kaç gün önce adeta bir seferberlik halini alır. Evin her tarafı istisnasız defalarca elden geçirilir. Ve büyüklerimiz bunu yorulmadan büyük bir heyecanla yapar. Temizlik bittikten sonra aynı eller, yine büyük bir özenle baklava açmaya başlar. Tabi hepimiz de çok iyi biliriz ki, ev baklavasının lezzeti başka hiçbir tatlıda yoktur. Maharetli ellerin yaptığı baklavalar bayramları çok daha lezzetli hale getirir.