Savunma sanayiinde millilik oranlarının yüzde 90'lara çıkışının ilk yapı taşlarını ören ve mücadele azmiyle çağlar ötesine örnek olan Türk pilot ve girişimci Vecihi Hürkuş, 18 Ocak 1896'da İstanbul'da doğdu. Havacılık eğitimi almak için dönemin Tayyare Makinist Mektebi'ne giden Hürkuş, mezun olduktan sonra 1. Dünya Savaşı'nda Bağdat Cephesi'ne makinist olarak gönderildi. 2 Şubat 1916'da bir uçak kazasında yaralanan Hürkuş, iyileştikten sonra Yeşilköy'deki Tayyare Mektebi'nden pilot diplomasıyla mezun oldu.
Uçak yapmak isteyen Hürkuş, savaş sırasında Yunanlılardan kalan uçak malzemelerinden yararlanarak 1924'te ilk Türk uçağı 'Vecihi K-VI'yı yaptı. 1925'te 'Vecihi K-VI' uçağı ile ilk uçuşunu yaptı. İzinsiz yapılan bu uçuş nedeniyle cezalandırıldı. Ankara-Kayseri arasında yaptığı uçuş seferleri ülkedeki ilk havayolu seferleri olarak kayda geçti.
Yeni uçak modelleri tasarlayan Hürkuş, Kadıköy'de bir keresteci dükkânı kiraladı ve burada 3 ay içinde 'Vecihi XIV' uçağını imal etti. Kendisinin ürettiği ikinci uçak olan Vecihi XIV, Türkiye'nin ise ilk sivil uçağıydı. İkinci uçağına uçuş izni almak isteyen Hürkuş'a, seyrüsefer vesikası verilmedi. Belgenin alınması için uçağı sökerek demiryoluyla Prag'a gönderen Hürkuş, gerekli sertifikaları Çekoslovakyalı heyetten aldı. 1954'te ise Hürkuş Hava Yolları'nı hayata geçirdi. Bankadan kredi çekerek 8 tayyare satın aldı ancak uçuş izni alamadı. Hürkuş, 16 Temmuz 1969'da beyin kanaması geçirerek hayata gözlerini yumdu.