Halil Öztemel, Kadınhanı ilçesinde doğup büyüdü. 9 Eylül Üniversitesi'nden 2011 yılında mezun oldu. Aynı sene hem imamlığı hem de öğretmenliği kazandı. İmam olarak Çankırı'ya atandı ama o çok sevdiği meslek olan öğretmenliği seçti. Öztemel, 2011'in Eylül ayında Van Erçiş'te Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak göreve başladı. Öztemel, henüz 1,5 aylık bir öğretmenken 5 arkadaşı ile birlikte 6 katlı bir binada bulunan kafeye gitti. Arkadaşları ile oturduğu sırada 23 Ekim'de meydana gelen büyük Van depremine yakalandı. Ayağa kalkıp ne oluyor diye sorarken bina birden yıkıldı. Öztemel'i 3 arkadaşı oracıkta can verdi. Öztemel, iki arkadaşı ile birlikte 16 saat sonra kurtarıldı. Kurtarılan arkadaşlarından biri de sonra hayatını kaybetti.
EMEKLİLİĞİ VEYA MASABAŞI MEMURİYETİ KABUL ETMEDİ
Halil Öztemel, Van'daki ilk tedavisinin ardından uçakla Ankara'ya gönderildi. Enkaz altında uzun süre dizlerinin üzerinde kalması nedeniyle bacakları kangren oldu. Bu nedenle de sağ bacağı dizüstünden sol bacağı ise kalça kısmından ampute edildi. Öztemel, 3 ayı yoğun bakımda olmak üzere 4 aydan fazla bir süre hastanede kaldı. Hastanede tedavi görürken kendilerini ziyarete gelen bakanlık yetkilileri malulen emeklilik veya masa başı bir işte çalışmasını teklif etti. Ancak Öztemel, 'Öğretmenlik benim hayatım. Ben iyileşip mesleğimin başına döneceğim' diyerek teklifleri geri çevirdi. Nitekim de öyle oldu. Halil Öztemel, ilk öğretmenlik senesini kaçırsa da 2012-2013 eğitim-öğretim yılında öğrencilerinin başında olmayı başardı.
YENİDEN DOĞDUM SADECE BU KEZ BACAKLARIM YOKTU
Halil Öztemel'in bacaklarına protez takıldı. İlk zamanlarda ailesinin desteği ile okula gelebilen Öztemel, zaman geçtikçe hem koltuk değneklerine hem de tekerlekli sandalyeye alıştı. Zaman içerisinde evlendi ve biri 2 yaşında biri de henüz 1 aylık 2 çocuğu dünyaya geldi. Yıllardır Kadınhanı ilçesindeki Şakir Ersoy Ortaokulu'nda görev yapan Öztemel, hayatından oldukça mutlu. Yaşadığı süreci SABAH'a anlatan Öztemel, "Hastaneden çıkınca anneme ben yeniden doğdum dedim. Bu kez tek fark bacaklarım yoktu. Rabbim canımı bağışlamıştı. İsyan etmek olmazdı. Tek isteğim biran önce çocuklarımın yanına, sınıfıma dönmekti. Allahtan hep bunu diledim. Çok şükür ilk öğretmenler günümü yoğun bakımda geçirdim ama ondan sonra hep öğrencilerimle birlikte oldum" dedi.
BACAKLARIMI KAYBETTİM AMA ÖĞRETMENLİK SEVGİMİ KAYBETMEDİM
Deprem gününü ilk gün ki gibi hatırladığını söyleyen Halil Öztemel, okulun kendisine terapi gibi geldiğini söyledi. Öztemel, "Depremde sadece bacaklarımı kaybettim. Onun dışında öğretmenlik sevgimi ve umudumu hiç kaybetmedim. Devletimiz de ilk gündem beri hep yanımızda oldu. Okulumda, ilçedeki müdürlerimizde benim işimi kolaylaştırmak ellerinden geleni yapıyorlar. Okuldaki en büyük destekçilerimden biri de öğrencilerim. Onlara hayatta her şeyin başlarına gelebileceğini ancak asla pes etmemeleri gerektiğini anlatıyorum. Gönüllü olarak yardım kuruluşlarında da görev yapıyorum. 6 Şubat depreminde bölgeye gitmek istedim ama oradakilere yük olmak istemedim. Benden maddi manevi elimden geleni buradan yaptım" diye konuştu.