On yıllardır arıtılmadan doğrudan göle akıtılan atık sular, göl kenarında yapılan hayvancılık faaliyetleri, vahşi depolama yapılan çöp alanları yüzünden, Türkiye'nin en büyük, dünyanın en büyük sodalı gölündeki kirlilik, insan sağlığını tehdit edecek boyutlara ulaştı. Kanalizasyon sularının arıtılmadan doğrudan Van Gölü'ne boşaltılması yüzünden bir zamanlar Vanlılar'ın denize girdiği sahiller balçıkla kaplandı. Dip çamurunun yaydığı kötü koku kilometrelerce uzaktan duyuluyor. Vanlıların 'Van denizi' dediği gölü gelecek nesillere daha temiz bırakmak isteyen Van Büyükşehir Belediyesi, Van Gölü'ndeki kirliliği durdurmak için çalışmalara başladı.
İlk önce 5 Haziran Dünya Çevre Günü'nde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın katıldığı törenle İleri Biyolojik Arıtma Tesisi devreye girdi. Van şehir merkezinde artık arıtılmadan bir damla su bile Van Gölü'nde boşaltılmıyor. Van Gölü'ne sınırı bulunan ilçelerde de arıtma tesisleri hayata geçirildi.
Ardından şehir merkezinde kötü kokuya neden olan dip çamurunun temizlenmesi için belediye ekipleri çalışmalara başladı. Van Gölü'nün kirlilikten kurtulması için yapılan çalışmalarda şu ana kadar gölde 15 bin metreküp dip çamuru çıkarıldı. Göldeki tüm balçığı temizlemek birkaç yıl sürecek. Van'ın meşhur çöplüğü de ıslah edildi. Katı atık depolama tesisi aralık ayında hizmete açılacak.
Gölün ve çevrenin kirlenmesine neden olan vahşi depolama alanları kapatıldı. Van Gölü'nde yapılan çalışmalar hakkında SABAH'a konuşan Van Valisi ve Van Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez, "Van Gölü'nü Yaşar Kemal'in bahsettiği gibi masmavi turkuaz rengiyle biz ve bizden sonraki torunlarımıza devredeceğiz" dedi.
"KİRLENMEYİ DURDURDUK"
Van Gölü'nü atık sular ve katı atıklarla kirlenmesinin önlenmesi amacıyla "Van Gölü Havzası Koruma Eylem Planı" hazırlandı. Hayata geçecek eylem planı sayesinde sadece Van'da değil göle sınırını bulunan Bitlis'te de gölün kirlenmesi engellemek amacıyla adımlar atılacak. Van Gölü'nü kurtarmak için tüm kurumların seferber olduğunu söyleyen Bilmez, sözlerine şöyle devam etti:
* Van Gölü son yıllarda hızlı bir şekilde kirleniyordu. Bu kirleticilerin başında maalesef belediyelerimiz geliyordu. Bu yıl hazirana kadar Van atık suyunun yüzde 80'i doğrudan göle akıtılıyordu. Sadece yüzde 20'lik bir kısmı arındırılıyordu. İleri Biyolojik Artıma tesisimiz 5 Haziran'da devreye girdi. Van'ın günlük 105 bin metreküp civarında atık suyu var. Tesisimiz günlük 200 bin metreküp su arıtabilecek kapasiteye sahip. Artık arıtılmayan tek damla su bile Van gölüne verilmiyor. Bu tesisi önümüzdeki 50 yıl, 100 yıllık süreçte Van şehrinin arıtma ihtiyacını karşılayabilecek şekilde yapıldı. Van Gölü'nde kirlenmenin önüne geçtik.
"ŞEHİR MERKEZİNDE İNSANLAR DENİZE GİRECEK"
* Şehir merkezinde gölü kirleten bir diğer unsur göl kenarında bulunan ahırlardı. 350 civarında ahırı yıktırdık. Gölün kenarını park ve bahçe olarak tasarladık. Ahırların kaldırılmasıyla hayvan gübrelerinin göle akıtılmasının önüne geçtik. Van Gölü'ne yıllardır akıtılan atık su yüzünden göl tabanında oluşan bir tabaka var. Şimdi de tabakayı temizlemeye çalışıyoruz. İlk önce gölün kirlenmesini engelledik şimdi de gölü temizlemeye çalıyoruz. Bunu da başarırsak Van şehir merkezinde insanlar tekrar denize girecek.
Van'ın yol ihtiyacını 20 yıl sonra da yapabilirsiniz ama kirlenen bir Van Gölü'nü 20 yıl sonra kurtarmazsınız. Bunun için önceliğimiz Van Gölü'nü temizlemek. Van Gölü'nü korumak için yaptığım diğer bir çalışma ise katı atık depolama tesisini hayata geçirmek olacak. Maalesef bugüne kadar hem büyükşehir belediyemizde hem de ilçe belediyelerimizde çöp vahşi depolanmaktaydı. Biz bu alanı ıslah ettik. Çöpten enerji üretmeye başladık. Yap-işlet-devret modeliyle yapılan bu tesis önümüzdeki ay açılacak. Vahşi depolama doğayı, nehirlerimizi kirletiyordu. Bu kirlenmenin de önüne geçeceğiz.