Korkmaz, üniversite hastanesi toplantı salonunda düzenlediği basın toplantısında, son yıllarda varis, leke ve dövme çıkarma, epilasyon, tırnak, çil, mantar, akne ve deri çatlaklarının tedavisinde lazerin kullanıldığını belirtti.
Lazer tedavisinde, hastanın deri tipine ve hastalığa göre uygun dozun, uygun sürede uygulanmasının önemine değinen Korkmaz, şöyle konuştu:
"Her ne kadar güvenli ve iyi tolare edilebilir sistemler olsalar da uygulama sonrası yan etkiler gelişebileceğinden bu konuda derinin yapısını bilen ve deneyimli hekimlerin uygulaması uygundur. Dermatologlar olarak hekim dışında lazer uygulanmasının doğru olmadığı görüşündeyiz. Dermatologlar ve estetik ve rekonstrüktif cerrahi uzmanları, tıp ihtisaslarında bu uygulamaların eğitimini almaktadır."
Korkmaz, lazer uygulamasının profesyonel şekilde yapılması, işlem öncesinde, uygulama sırasında ve sonrasında gerekli önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı. Bunun aksi durumunda kişilerin cildinde geri dönüşü olmayan hasarlar meydana gelebileceğini aktaran Korkmaz, şöyle devam etti:
"Derinin tipine göre lazer tedavisine karar verilmektedir. Dermatolojide 5 deri tip vardı. Açık tenden koyu tene doğru. Burada lazer enerjisi dozu ayarlanırken deri tipinin ayarlanması önemlidir. Deri tipine uygun tedavi planlanmazsa deride yanıklar, pigment değişikliği, kalıcı renk koyulaşması, kalıcı yara izi, yanığa bağlı enfeksiyonlar gelişebilir. Bunun için uygulamayı derinin yapısını bilen hekimlerin yapması uygundur."
Korkmaz, zaman zaman uzman kişilerce yapılmayan lazer uygulamasının olumsuz etkileriyle kendilerine gelen hastalar olduğunu kaydetti.