Esra Şenel 2019'da eşiyle birlikte geçirdikleri trafik kazasından sonra olay yerinde etraftakilerin yanlış müdahalesi nedeniyle omurilik felçlisi oldu. Eşi ise yalnızca bacağından yaralandı ve kısa sürede iyileşti. 3 çocuk annesi Şenel'in boyundan aşağısı tutmuyordu ve felç olduğunu öğrenir öğrenmez ilk aklına gelen çocuklarına kimin bakacağı oldu. O bu durumu kabullenmeye çalışırken üzerine bir de eşinin ihanetiyle sarsıldı. Fakat yine de pes etmedi ve hemen eşinden ayrılıp kendi hayatını kurdu. Şu an bir bakım merkezinde kalan ve kendi çabalarıyla hayata sımsıkı sarılan Şenel, artık tekerlekli sandalyede oturabiliyor ve kollarını kullanabiliyor. Hayatı boyunca hep güçlü bir insan olduğunu ve öyle kalmaya devam edeceğini ifade eden Şenel, "Tek hayalim bir gün yeniden çocuklarımı yanımda görmek ve onlarla birlikte bir hayat yaşamak" dedi.
Esra Şenel (31) İstanbul'da eşi ve 3 çocuğuyla birlikte mutlu bir hayat sürdürüyordu. Çikolata fabrikasında çalışan Şenel'in en büyük hayali çocukları ve ailesiyle beraber sağlıklı bir hayat sürdürmekti. Eşiyle birlikte 2019'da bir bayram ziyaretinden evlerine dönerken bir anda tüm hayatı değişti. Motosikletle trafikte seyir halindeyken karşıdan gelen arabayla çarpıştılar ve ikisi de yola savruldu. Etrafındakiler Şenel'e yanlış müdahale yaptı ve onu yerinden oynattı. Şenel kendine geldiğinde kolunu ve bacağını oynatamadığını fark etti. O an tek düşündüğü şeyin 3 çocuğuna kimin bakacağı olduğunu ifade eden Şenel, yaşadıklarını SABAH'a anlattı.
"HER GÜN YÜRÜYEREK ÇIKTIĞIM EVE TEKERLEKLİ SANDALYEYLE GİRDİM"
Hastaneye gidene kadar hep 'Ben felç mi oldum, böyle kalamam benim çocuklarım var' cümlelerini tekrarladığını dile getiren Şenel, "Doktor muayene ettikten sonra omuriliğin zarar gördüğünü ve durumumun kritik olduğunu söyledi. Hemen ameliyata aldılar beni ve sonrasında 3 ay yoğun bakımda kalmışım. Kendime geldiğimde bir süre hastanede kalıp çıktıktan sonra normal hayatıma devam edeceğimi zannediyordum. Fakat doktorla görüştüğümde bana 'Artık bebekten farkınız yok, bakıma muhtaçsınız' dedi. Bu durumu kabullenemedim çok ağır şeylerdi. Daha sonra eve götürüldüm boyundan aşağısı tutmuyordu. Her gün yürüyerek çıktığım evimin kapısından tekerlekli sandalye ile girdiğimde dünyam başıma yıkılmıştı sanki. Evet, her insan bir engelli adayıdır. Başıma gelene kadar ben de benim başıma gelmez diyenlerdendim. Biz insanlar kaybetmediğimiz sürece sahip olduklarımızın değerini bilmiyoruz. Oysa şükredecek ne kadar çok şeyimiz var. Ellerimi kullanamıyordum, yemek yiyemiyordum. Bir anda bakıma muhtaç bir bebek gibi kaldım. Çocuklarımın gözü önünde oldu bunlar ve onlar da çok etkilendi. Nefes bile alamıyordum boğazımda trakeostomi vardı. 6 ay boyunca onunla yaşadım, cihazlara makinalara bağlıydım" diye konuştu.
"HEP GÜÇLÜ BİR İNSANDIM VE ÖYLE OLMAYA DA DEVAM ETTİM"
Bir süre kendisine bakıcı tutulduğunu ve çocuklarına da kayınvalidesinin baktığını dile getiren Şenel, şöyle devam etti: "Eşim sadece bacağından yaralanmıştı ve iyileştikten sonra hayatına devam etti. Bakımımın artık onlara zor geldiğini anlamıştım ve eşim iyice benden uzaklaştı. Bir süre sonra eşimin ihanetini öğrendiğimde iyice sarsıldım. Evim, yuvam her şey bir anda yok oldu ve ayrılma kararı aldım. Hayatım boyunca hep güçlü bir insandım ve öyle de olmaya devam ettim. Hiçbir zaman istenmediğim yerde durmadım ve durmayacaktım. Hemen ayrılık kararı aldım ve annemin yanına yerleştim. Bir süre orada kaldım ama burada da bakımımın zor geldiğini fark edince bir süre araştırdım ve Hüsnü Ayık Özel Bakım Merkezi ile tanıştım.
Şu an hayatımı orada sürdürüyorum. Buraya geldiğimden beri hayatım değişti. Bir düzene girdi fizik tedavi almaya başladım. Hastane takiplerimizde kolaylık sağlandı. Sağlık personelimiz bizler için ellerinden gelen hizmeti sunuyorlar. Burası bana çok şey kattı öncelikle kaybettiğim özgüvenimi geri kazandım. Buradaki hayatları gördükçe bulunduğum durumu kabullenmek biraz daha kolaylaştı. Bundan sonra bulunduğum durumu değil hayatımı nasıl daha iyi idame ettirebileceğimi düşünüyorum. İsteyenlere kendini geliştirme imkânı da sunuluyor. Burada müzik, resim, takı, İngilizce hocamız haftanın belirli günleri gelip bize hizmet sunuyorlar. Burada bulunduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Tek hayalim bir gün yeniden çocuklarımı yanımda görmek ve onlarla birlikte bir hayat yaşamak."
