Bakan Ersoy, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın da katılımıyla Edremit ilçesinde "Türk Mutfağı Haftası" tanıtım programı kapsamında düzenlenen Balıkesir Gastronomi Festivali'nde yaptığı konuşmada, turizmin ekonominin temel dişlilerinden biri olduğu gibi gastronominin de turizmin işleyişindeki en önemli parçalardan olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanlığı himayesinde bu yıl ilk kez gerçekleştirilen Türk Mutfağı Haftası'nın 27 Mayıs'a kadar hem Türkiye'de hem de dış temsilciliklerde kutlanacağını belirten Ersoy, Anadolu'nun bereketli toprağı, iklim çeşitliliği, dolayısıyla da flora ve fauna zenginliğinin hayat verdiği, her tür beslenme alışkanlığına hitap edebilen Türk mutfağını ve lezzet mirasını tanıtacaklarını vurguladı.
Dünyaca ünlü Türk şeflerin, Türk Mutfağı Haftası için özel menüler hazırlayacağını anlatan Ersoy, şöyle devam etti: "Geleneksel Türk tatlarını yaratıcı ve özgün sunumlarla dünya sahnesine taşıyan bu menüler, Türkiye'nin yurt dışı temsilciliklerinde gerçekleştirilen ağırlamalarla ziyaretçilere ikram edilecek. Bu sayede gastro-turistlerin Türkiye'ye odaklanmasını ve seyahat tercihlerinde ülkemizi listenin başına koymalarını sağlayacağız. Bütün bunlarla birlikte ülkemizde gerçekleştirilecek etkinliklerde de mutfağımızın seçkin örnekleri ikram edilecek. Türk Mutfağı Haftası vesilesiyle geniş kitleler mutfağımızın kaliteli malzemeleri, özünde atıksız olması, sürdürülebilirliği, dünya beslenme trendlerine uygunluğu ve bin yılları aşan kültürü hakkında bilgi sahibi olacak. Hem mutfak kültürümüze dair kendi hafızamızı, bilgilerimizi tazelemiş olacağız hem de uluslararası toplumun hafızasında yer edineceğiz."
BALIKESİR MUTFAĞINDAKİ ZENGİNLİK
Ersoy, Türk Mutfağı Haftası'nın açılışını Edremit Güre'de, Balıkesir Gastronomi Festivali ile yapmanın ülkenin gastronomi farkındalığında geldiği noktayı göstermesi bakımından önemli olduğunu dile getirdi. Her bölgenin ve şehrin kendi zenginliğinin farkında olmasının, bunu sahiplenme, yaşatma ve tanıtma çabası içinde bulunmasının, kültür ve turizmde ülkeye kazandırmak istedikleri temel bilinç, ana hedefleri olduğunu aktaran Ersoy, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bereketli coğrafyasında yetişen sağlıklı ürünleriyle birçok başlıkta öne çıkan şehrin geçmişinde, köklerinde bu var. Ondan dolayıdır ki Ayvalık ilçesi, tarihi yağhaneleri ve sabunhaneleriyle 'Endüstriyel Miras' başlığı altında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yerini almış durumda. 2019 yılında kazandığı EDEN Avrupalı Seçkin Destinasyon Sağlık ve Esenlik Şehri Ödülü de Balıkesir'in köklerinden kopmadığını, tarihi mirasını koruyup daha da ileriye taşıdığını herkese açıkça göstermiştir. Balıkesir her geçen gün gastronomideki görünürlüğünü ve popülerliğini artırmaktadır. Coğrafi işarete sahip Ayvalık, Edremit ve Kuzey Ege zeytinyağlarının uluslararası yarışmalarda aldığı ödüller şehrimizin ulaştığı seviyeyi göstermesi açısından çok değerlidir. Elbette bu kadar da değil. Edremit yeşil çizik zeytini, Balıkesir kuzusu, Susurluk tostu ve ayranı, Kapıdağ mor soğanı, Balıkesir höşmerim tatlısı yine coğrafi işarete sahip ürünler olarak Balıkesir mutfağındaki zenginliğin adeta sözcülüğünü yapmaktadırlar."
İSTANBUL'U "GASTROCİTY" OLARAK KONUMLANDIRMA HEDEFİ
Gastronominin, dünyada alternatif turizm çeşitleri içinde önemli bir yer tuttuğuna dikkati çeken Ersoy, "Bakanlık olarak biz de zengin yeme içme kültürümüzün dünyaya tanıtılması amacıyla çok sayıda çalışma yaptık, yapıyoruz. Bu bağlamda en son başarı hikayemizi dünyanın en prestijli restoran derecelendirme sistemi olan Michelin Rehberi'nde İstanbul'un yer almasını sağlayarak yazdık. Michelin, İstanbul için özel olarak hazırladığı seçkiyi 11 Ekim 2022 tarihinde düzenlenen törenle açıklayacak. Normalde 6 yıl gibi ortalama bir zaman alan bu süreci, bir kez daha TGA'nın yarattığı farkla 2 yılda tamamladığımız gerçeğinin de altını çiziyorum. İnanıyorum ki Michelin Rehberi'nin, İstanbul'u bir 'gastrocity' olarak konumlandırma hedefimizi gerçekleştirmemize ciddi etkisi olacaktır." ifadelerini kullandı. Ersoy, İstanbul'un ardından Bodrum, İzmir ve Çeşme gibi destinasyonların da aynı başarıyı yakalamaya aday olduğunu anlattı.
Türkiye'nin, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından coğrafi işaret tescilli 1104 gastronomi ürününe sahip olduğunu bildiren Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gaziantep, Hatay ve Afyonkarahisar illerimiz de gastronomi alanında UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı'nda yer alıyor. Diğer yandan yeni nesil Türk şeflerimiz, fine-dining restoranlarda Anadolu'nun damak çatlatan lezzetlerini farklı tekniklerle yorumlayarak özgün tatlara imza atmayı sürdürüyorlar. Bütün bunlar gastronomide geldiğimiz noktayı gösteren önemli satır başlarıdır ancak hemen her alanda olduğu gibi sahip olduğumuz bilgi ve birikimi korumak gerekliliğini de göz ardı edemeyiz. Zira bilmek önemlidir ancak bilgiyi kayıt altına alarak muhafaza etmek ve nesiller boyu aktarımını mümkün kılmak çok daha önemlidir. Korunmayan bilgi, gelip geçici bir düşünce misali unutulur gider."
Emine Erdoğan öncülüğüyle Cumhurbaşkanlığı himayesinde hazırlanan ve Ekim 2021'de yayımlanan "Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı" kitabının, gastronomi çalışmalarının bu sahasında ciddi bir hizmet olduğunu kaydeden Ersoy, "4 danışman ve 14 şefin katkılarıyla bir araya getirilen, 218 tarif içeren bu eser bir sahiplenmedir. Dünyanın en zengin mutfağına, en kadim kültürüne dair bugüne ve geleceğe düşülen bir nottur. İnşallah yanına niceleri daha eklenecektir. Sayın Emine Erdoğan'a şükranlarımı sunuyorum. Bakanlık olarak, milli kültürümüze hizmet eden böyle çalışmaları daima destekleyeceğimizi de bir kez daha ifade etmek istiyorum." diye konuştu.
Balıkesir Valisi Hasan Şıldak ise Marmara ve Ege'de uzun kıyılara sahip kentin, gastronomi alanında önemli adımlar attığını belirterek bu festivalin Balıkesir'de düzenlenmesinin son derece önemli olduğunu vurguladı.
Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz da Balıkesir mutfağının zenginliğini anlatarak bölgenin özellikle zeytin ve zeytinyağı konusuna ön plana çıktığını kaydetti.
Açılış programına Emine Erdoğan'ın yanı sıra AK Parti Balıkesir Milletvekilleri Mustafa Canbey, Belgin Uğur, Yavuz Subaşı, İsmail Ok ve Pakize Mutlu Aydemir, Balıkesir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlter Kuş ile yerli ve yabancı çok sayıda davetli katıldı.