Emir ifadesinde "Şüpheli gördüğümüz konular üzerinde üç şahıs hakkında üç ay dinleme tedbiri uyguladık, 130 kişinin ifadesini aldık. Her şahıs farklı beyanlarda bulunuyor. 33 kişinin HTS kayıtlarını istedik. 'Çatıda kimse yoktu' diyen Emine Cebeci'nin ifadesine bakıp, HTS'sini incelediğimizde o saatte evin içinde. Mürsel Küçükal'ın iki defa ifadesini aldık. Ayrıca hakkında iddialar bulunan Doblo aracı tespit ettik, bağımsız bir firmaya incelemeye gönderdik. Aracın tamamıyla orijinal olduğunu, boya, işlem yapılmadığını kamerayla belirledik. Bizim tespit yaptığımızı öğrendikten sonra aracın rengini beyaza çevirdi" dedi.
Rabia Naz Vatan'ın yüksekten düşerek hayatını kaybettiği iddiaları ile ilgili konuşan polis Hüseyin Emir "Raporlar arasında çelişki olunca Giresun Adli Tıp Grup Başkanlığı'na yazı yazılıyor. Oradan 'yüksekten düşme' diye rapor geliyor. Yetinilmiyor, 1. Adli Tıp Kurumu'na rapor yazılıyor, oradan da 'yüksekten düşme' raporu geliyor. 25 kişilik üst kurulun raporunda da yüksekten düşme olduğu söyleniyor. Veriler, raporlar ve Mürsel'in tanık ifadesi göz önüne alındığında, yüksekten düşme kanaati hasıl oluyor. Yüksekten düşme kanaati sonrası intihar mı etti, kazayla mı düştü, bunu da araştırdık. Biz intihar ya da diğer konuda yorumda bulunmadık raporda. Şahsen söyleyelim, intiharla ilgili benim hiçbir düşüncem olmadı. Düştü iddialarıyla ilgili uygulama yapıldı, çuval atıldı verandaya. O raporda fizik uzmanımız, 'Daha geri gidip atlayabilir' yorumunu yapıyor. Çantayı üç kişi buluyor. Çantanın yerinin ilk bulanlar tarafından değiştirilmiş olabileceği kanaati var" ifadelerini kullandı.
Polis Hüseyin Emir, trafik kazası iddiası için ise şunları söyledi:
"Son on dakika içinde ören yolunda bir kaza olacak, 350 metrelik yol üzerinde, 20 kişi aralıksız yol üzerinde, o dar yolda kaza olacak, kaza yapan kişi araçtan inecek, Rabia Naz'ı arabaya alacak, başka bir yere götürecek, temizleyecek, tedavisini yapacak, arabaya koyup tekrardan binasının önüne bırakacak, süre yetecek bir süre değil."