Sosyal medyanın hayatımızı çepeçevre sardığı son yıllarda çocukların özellikle aileleri tarafından sosyal medyada paylaşılması dikkat çekiyor. Çocukları hakkında sosyal medya üzerinden düzenli ve detaylı paylaşım yapan ebeveynler için uzmanlar "Sharenting" ifadesini kullanıyor. Türkçesi "Paylaşılan ebeveynlik" olsa da paylaşılan çocukların mahrem görüntüleri oluyor. SABAH, Türkiye'de de sıkça karşılaşılan "Sharenting" kavramını uzmanlara sordu, uyarılara kulak verdi:
Medipol Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Başak Gezmen:
Akıllı telefonlar bir uzvumuz haline geldi. Ebeveynler, beğenilme ihtiyacıyla açık erişimde olan paylaşımları artırırken çocuk kitle için tehlike devam ediyor. Paylaşımları ticari kazanç olarak görmeye başlayan ebeveyn, çocuk işçiliği ve çocuk istismarına yol açıyor. Çocuklarıyla ilgili paylaşım yapan her aile çok dikkatli olarak hassasiyet göstermeli. Yapılan araştırmaya göre, 'uygunsuz fotoğraf içeriklerinin' sosyal medyadaki açık erişimde yer alan çocuk görüntülerinden oluştuğu görülüyor. Aileler, art niyetli olmayan paylaşımları dahi yaparken bu paylaşımların herkesin eline kolayca geçebileceğini göz önünde bulundurmalı.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Nil Karabağ:
Kural olarak anne ve babanın çocukları üzerindeki velayet hakları kaldırılmadıysa anne ve babalar çocukları korumakla yükümlüdürler. Paylaşımlar, çocuğun gelişimini etkiliyorsa, utanmasına yol açıyorsa ve toplumdan dışlanmasına yol açabilecek nitelikteyse bu çocuğun kişilik hakkına zarar verir. Dolayısıyla çocuklar tarafından dava açılabilir. Bu davalar, anne ve babaya karşı açılacağı için eğer çocuk henüz ergin değilse anne ve baba arasında menfaat çatışması olduğundan buraya kayyumun atanması gerekir. Çocuk, kişiliğinin zarara uğraması halinde anne ve babadan maddi ya da manevi tazminatta bulunabilir.