Son dakika haberleri: Korkunç olay 5 Ekim 2020 tarihinde Avcılar'da meydana geldi. İddialara göre Yasemin Uzunçelebi kendisi ile uzun süredir arkadaş olmak isteyen Mehmet Yıldız'a birçok kez olumsuz yanıt verdi. İddialara göre Mehmet Yıldız kendisini defalarca reddeden Uzunçelebi'nin gece saatlerinde gizlice evine girdi ve yanında getirdiği kimyasal maddeyi kadının yüzüne ve vücuduna döktü.
Mağdur kadın uykusundan çığlıklar atarak uyandı ve hastaneye kaldırıldı. Hastaneye kaldırılan kadının yüzünün bir kısmının kemiklerine kadar erdiği ve görme yetisini kaybettiği belirlendi. Olayın ardından kaçan Yıldız ise polis tarafından yakalandı.
Kimyasalla yakıp yatağa mahkum etmişti, mahkemede söyledikleri şoke etti "Ben onu seviyorum" | Video
Olayla ilgili soruşturma başlatan Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı hazırladığı iddianamede Mehmet Yıldız hakkında "Canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası talep etti. Küçükçekmece 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Mehmet Yıldız bulunduğu cezaevinden getirildi. Duruşmada mağdurun kardeşleri ve taraf avukatları da hazır bulundu.
"KARDEŞİMİZİN HASTANEDEN TABURCU EDİLMESİNİN NEDENİ ARTIK YAPILABİLECEK BİR ŞEY KALMAMASIDIR"
Duruşmada beyanda bulunan mağdur Yasemin Uzunçelebi'nin kardeşleri, "Kardeşimiz bundan bir hafta kadar önce hastaneden taburcu edilmiştir, ancak tedavisi hala devam etmektedir.
Yasemin'in duruşmalara katılabilmesi ve konuşabilmesi mümkün değildir. Hala solunumunu cihaz aracılığı ile gerçekleştirebilmektedir. Hastaneden taburcu edilmesinin nedeni de artık hastanede yapılabilecek bir şey kalmamasıdır, yeni damar yolu dahi bulunamamaktadır" diyerek şikayetlerinin devam ettiklerini belirttiler.
"TEPKİ OLARAK TAS FIRLATTIM, İÇİNDE NE OLDUĞUNU BİLMİYORDUM"
Sanık Mehmet Yıldız duruşmadaki savunmasında "Yasemin Uzunçelebi ile bir eğlence mekanında tanıştık. Sonra aramızda bir arkadaşlık başladı. Ben Esenyurt'ta oturuyordum Yasemin bana onun yanına taşınmamı teklif etti yanına taşındım. Yasemin bana borçları olduğunu söylüyordu bende ödüyordum. Yasemin ile evlenmek istiyordum ama o bahaneler buluyordu. Ya 'Hastayım' ya da 'Borcum bitsin öyle' diyordu. Yasemin'e 'Neden sürekli bahane buluyorsun' dedim.
Bana ayrılmak istediğini söyledi. 'Evi de terk et' dedi. Ben 2 gün müsaade istedim. 2 gün sonra eşyalarımı alıp kendi evime geçtim. Sonra Yasemin barışmayı teklif etti. Olay günü de Yasemin'in evindeydim. Yasemin o gün çok sinirliydi sürekli telefonuna mesajlar geliyordu. Sesli veya görüntülü aramalar geliyordu. Ben yanında olduğum için büyük ihtimal telefonları açmıyordu. Ben Yasemin'e durmadan kimden mesaj ve arama geldiğini sordum. 'Birisi ile mi görüşüyorsun' dedim. Çok sinirliydi bağırıp çağırmaya başladı. Bana küfretti ve masanın üzerinde bulunan çakmağı fırlattı. Ben de tepki olarak masanın üzerinde bulunan tası fırlattım. Ben içinde ne olduğunu bilmiyordum. Yasemin'e maddi ve manevi olarak destek olmaya hazırım. Ben onu seviyorum bugüne kadar da paramı onun için harcadım" dedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi. Heyet sanığın akıl sağılığının yerinde olup olmadığının araştırılmasını da istedi.