Son dakika haberleri... Olay, 6 Aralık 2020'de Fethiye'ye bağlı Pazaryeri Mahallesi 446 Sokak'ta meydana geldi. Ev kadını Selvan Acar'dan haber alamayan yakınları, ertesi gün evine gitti. Zile basan yakınları kapıyı açan olmayınca açık olan balkon kapısından eve girdi. Selvan Acar'ı kanlar içinde koltukta hareketsiz halde yatarken bulan yakınları, durumu sağlık ve polis ekiplerine bildirdi. Eve gelen sağlık görevlilerinin yaptığı kontrolde 2 çocuk annesi Acar'ın yaşamını yitirdiğini belirlendi. Polisin olay yeri incelemesinde Acar'ın bıçaklanarak öldürüldüğü tespit edildi. Savcının incelemesinin ardından Selvan Acar'ın cansız bedeni Fethiye Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.
Polis, cinayet şüphelisi olarak Acar'ın boşanma aşamasında olduğu 9 yıllık eşi Tanju Acar'ın yakalanması için geniş çaplı soruşturma başlattı. Antalya Jandarma Komutanlığı'na bağlı Kınık Jandarma Karakol Komutanlığı ekipleri, Acar'ı, cinayetten 1 gün sonra ilçedeki ormanlık alanda saklandığı çalılıklar arasında yakalayıp, gözaltına aldı. Fethiye Emniyet Müdürlüğü'ne teslim edilen Tanju Acar, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
'BIÇAKLADIKTAN SONRA YAN ŞEKİLDE KANEPEYE DÜŞTÜ, DÜZ YATIRDIM'
İddianamede Tanju Acar'ın savcılıkta alınan ifadesine de yer verildi. İfadesinde, eşiyle tartıştığını ve kendisine gösterdiği fotoğraflarda farklı kişilerle olan samiminini mevcut olduğunu söyleyen Acar, olay anını şöyle anlattı:
"Eşim mutfaktan gidip asker bıçağından daha küçük olan kırmızı renkli evde hep bulunan bıçağı getirdi. Bana 'seni öldürürüm, seni Mehmet'e öldürteceğim' dedi. O sırada elimde mutfaktan aldığım bıçak bulunuyordu. Bıçaklarla birbirimize el kol hareketleri yaptık. Eşimin sağ elini tutarak bıçağı sol sırtına sapladım. Bıçak tam olarak sol sırtına girmedi. Bıçaklandıktan sonra yan şekilde kanepeye düştü. Elindeki bıçak da yere düştü. Ondan sonra hareket etmediğini ve nefes almadığını gördüm.
Bıçağı kalp kısmına doğru sapladım. Bıçak içeri girmedi. Öldüğünü anlamama rağmen bıçağı yine de tekrar kalbine doğru soktum. Sonra başının ön kısmına da bıçağı sapladım. O sırada hala koltukta yan yatar vaziyetteydi. Sırt üstü gelecek şekilde koltuğa yatırdım. Elindeki bıçağı da odada bulunan tekli koltuğun üzerine bıraktım. Eşimin telefonundan 155'i aradım. Daha sonra tereddüt ederek telefonu kapattım. Telefonu yanına koltuğun arka tarafına doğru bıraktım. Yatak odasına girip eşyalarımı topladım."
'PARAYI ALMAK İÇİN EVİME GİTTİM, SONRA GİDİP CAMİDE UYUDUM'
Selvan Acar'ı öldürdükten sonra, giriş kapısından evden çıktığını ve motosikletle kırsal Kınık Mahallesi'ne gittiğini anlatan Acar, "Akşamüstü saatlerinde Kınık'taki 'Hakan' isimli arkadaşımın yanına uğradım. Sonra onun yanından ayrılıp, motosikletle biraz dolaştım. Hakan'ın yanına geri dönerek alkol ve uyuşturucu kullandım. Kafam güzel olduktan sonra orman tarafına gittim. Geceyi ocak yakarak orada geçirdim. Motosikletin anahtarını kaybettiğimi anladım. Oradan yürüyerek ana yola indim. Araba durdurup merkeze gittim. Motosikletin anahtarını bulabileceğimi düşünerek tekrar orman bölgesine geri döndüm. Anahtarı bulamayınca bir araba çevirerek Kumluova'ya gittim. Orada bir evim var. Evde 320 TL bırakmıştım. O parayı almak için gittim. Ondan sonra Kınık'a geldim. Kınık'ta biraz dolaştıktan sonra uyumak için camiye gittim. Geceyi orada geçirdim. Uyandığımda camiden çıkıp Kınık'a geri döndüm. Yemek yemek amacıyla döndüğümde yakaladım" dedi.
İNTERNETTEN 'KADIN CİNAYETLERİNDE NASIL AZ CEZA ALINACAĞINI' ARAŞTIRMIŞ
Acar'ın kaldığı Seydikemer-Eşen T Tipi Kapalı Cezaevi'nde, yan hücresinde kalan hükümlü K.Ş.'nin verdiği ifade de iddianamede yer aldı. İfadesinde, Acar'ın kendisine 'Nasıl az ceza alabilirim' diye sorduğunu belirten K.Ş., "Bana olayı anlatırsa alacağı cezayı tahmin edebileceğimiz söyledim. Eşini öldürmek için planlar yapmaya başladığını, internetten yapmış olduğu kadın cinayetlerinde en az ceza nasıl alınacağı konusunda araştırmaları neticesinde, aldatma durumlarında daha az cezanın verildiğini öğrendiğini belirtti" dedi.
EŞİ KENDİSİNİ ALDATSIN DİYE SAHTE HESAPLARDAN EŞİNE YAZMIŞ
Yaşadığı vicdan azabı nedeniyle ifade verdiğini söyleyen K.Ş., "Eşinin kendisini aldattığı süsünü verebilmek için sosyal medyadan hesaplar açıp, başkasıymış gibi eşiyle yazışıyormuş. Bunun dışında 2 tane arkadaşını ayarlamış, bu arkadaşları da eşiyle sosyal medya üzerinden yazışıyormuş. Bunlardan sonra sözde biriyle onu yakalamış, çevresini bu şekilde inandırmaya çalışmış. Olay gün eşini bıçakladığında, evde eşinin kendisini aldattığı kişiyle olduğunun tamamen uydurma olduğunu, aslında öyle birinin olmadığını anlattı. Tanju Acar'ı cezaevine gelmeden önce tanımazdım ama yaşadığım vicdan azabı nedeniyle bunları anlatmak istedim" diye konuştu.
SELVAN'IN ANNESİ: BİR GÜN KIZIMI ÖLDÜRECEĞİNİ SÖYLEMİŞTİ
Selvan Acar'ın annesi Cemile Kaya ifadesinde, kızının 9 yıl önce Tanju Acar ile evlendiğini, 5 ve 8 yaşlarında iki kızlarının olduğunu belirterek, "Kızım ara sıra beni arayarak Tanju'nun kendisini darbettiğini söylüyordu. Yaklaşık 1 yıl kadar önce Selvan bana 'Anne ben Tanju'dan boşandım, Fethiye'nin Çalış Mahallesi'nde kendime ev tuttum, çalışacağım. İş buldum ama çocuklarımdan küçük olanı benimle. Büyüğü ise babasında. Sen çocuklarımdan küçük olanına bakabilir misin?' dedi. Bunun üzerine torununu alarak yayladaki evime gittim. Selvan her hafta yanıma geliyordu. Tanju'nun kendisini takip, rahatsız, tehdit ve darbettiğini, 'Bugün olmazsa yarın ama mutlaka bir gün seni öldüreceğim' dediğini söyledi. Kızım Tanju'dan çok korkuyordu. Tanju bana da 'Bir gün Selvan'ı öldüreceğim' demişti" dedi.