Son dakika haberleri... Amatör olta balıkçıları, İstanbul'un adeta simgesi konumunda. Balık tutkunlarının oltalarına ağırlık yapması için taktıkları kurşun ise hem eşsiz Boğazı, hem de insan sağlığını zehirliyor. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Deniz Biyolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülşen Altuğ, "Amatör olarak avlanan kişilere bunun etkileri ne kadar çok anlatılır ne kadar çok farkındalık artarsa, onların yoğun olarak avlandığı ve kurşun düşürdüğü yerlerde toplanması kural haline gelirse bir nebze zararı azaltmış oluruz. Kurşunu denizden kontrolsüz bir biçimde toplayanların olmasının yanı sıra lokal olarak yoğun olduğu yerlerde düzenli toplayıcı sistemlerini kurulması çözüm olabilir" dedi.
SÜPER GÜÇLÜ BAKTERİLER ORTAYA ÇIKABİLİR
Prof. Dr. Altuğ, "Özellikle kimyasal olarak toksik etkileri bulunan kimyasalların denize girmesi denizde bulunan bakterilerin bunlara karşı savunma geliştirmesine ve direnç kazanmasına yol açıyor. Dolayısıyla bugün kovid varken yarın da bu kadar çok kirleticiye, ağır metale direnç kazanmış süper güçlü bakterinin çıkmayacağını garanti edemez." dedi.
Aynı zamanda dalgıçlık da yapan Eser, "Sadece bulunduğumuz bölgeyi hesaplasak 15-25 ton çıkar. Bir kamyonla taşıyamazsın çıkan kurşunu. Kıyıdan 100 metreye kadar olta atabilirsin.
Ben 50 metreye kadar dalabiliyorum. Açıkta çok daha fazla kurşun vardır. Ben profesyonel olduğum halde 4-5 tane koparıyorum. Acemiler çok daha fazla kurşun koparıyor" diye konuştu.
Kurşunun kilo ile uygun fiyata satıldığını söyleyen amatör balıkçı Musa Özdemir, "Ayda bir kilo kurşun harcıyorum. Zaten bir kurşun 100 gram, 10 tanesi 1 kilo yapar.
Daha fazlası bile harcandığı olabilir" derken, bir başka amatör balıkçı Kemal Demir ise kurşunun denize olan zararlarını bilmediğini ifade ederek, "25 senedir boğazda balık tutuyorum. Kurşuna bir alternatif görmedim.