Edinilen bilgilere göre Mısır'dan sefere çıkan Malta Bayraklı "VITASPIRIT" adlı geminin İstanbul Boğazı'ndan geçişi sırasında dümeninin kilitlendi. Dümeni kilitlenen gemi sürüklenerek Beylerbeyi tarafında bulunan Hekimbaşı Salih Efendi Yalısı'na çarptı. Gemi, 225 metre uzunluğa, 32 metre genişliğe sahip.
NENE HATUN OLAY YERİNE GİDİYOR
Milli gemi Nene Hatun, tankeri kurtarmak için olay yerine gidiyor.
Olayın duyulmasının ardından bölgeye Kıyı Emniyeti tahlisiye botu ve römorkörleri sevk edildi.
İstanbul Boğazı'nda gemi yalıya çarptığı anlar kamerada!
İstanbul Boğazı gemi trafiğine kapatılırken vatandaşlar, geminin yalıya çarptığı korku dolu anları anlattı.
"YALI BOŞ BURADA ORGANİZASYONLAR YAPILIYORDU"
Geminin çeşitli organizasyonlar için kullandığını ifade eden bir vatandaş "Yalıya gemi çarpmış, nasıl olduğunu bende bilmiyorum, haber aldım geldim. Tarihi bir yalı, yalı boş burada organizasyonlar yapılıyordu. Çarpma anını görmedim, duymadım bana da telefonla kızım haber verdi" dedi.
"HERHANGİ BİR CAN KAYBI, YARALANMA YOK MADDİ HASAR VAR"
Geminin yalıya çarpma anını gören bir vatandaş korku dolu anları anlatırken, "Yan taraftaki restorandaydık. 20 metre kala gördük, çarpışını gördük, herhangi bir can kaybı, yaralanma yok maddi hasar var. Yalının yarısı yok yani" ifadelerini kullandı.
KILAVUZ KAPTAN: KAZAYA MAKİNE ARIZASI NEDEN OLDU
Kılavuz kaptan, kazaya makine arızasının neden olduğunu söyledi.
BOĞAZ GEMİ TRAFİĞİNE KAPATILDI
İstanbul Boğazı gemi trafiğine kapatıldı.
YALIDA AĞIR HASAR OLUŞTU
Olayda ölü ya da yaralı bulunmazken yalıda ağır hasar oluştu. Geminin çarptığı yalının hemen bitişiğindeki balık restoranlarında yemek yiyenler korku içinde kaçıştı.
Tankerin çarptığı Hekimbaşı Salih Efendi yalısını bir firmanın işletiği öğrenildi.
Yalıda düğün ve konser organizasyonları düzenleniyordu.
HEKİMBAŞI SALİH EFENDİ YALISI HAKKINDA
Hekimbaşı Salih Efendi yalıyı XVIII. Yüzyıl başında iki oda bir sofadan oluşan küçük bir yapı olarak satın almış, daha sonra ilave inşaatlarla büyütmüştür. Kuzey kısmı selamlık, güney kısmı ise harem olarak inşa edilmiştir.
Selamlıkta güney bölümü gibi kazıklar üzerinde bulunmaktaydı. Kuzey tarafı büyük çiçek bahçesine, batısı denize, doğusu da yalının arkasındaki ormana bakan etrafı çepeçevre şark sedirleri ile döşenmiş, bu büyük salonun ortasına kadar deniz süzülerek girer, ortadaki kapaklar kaldırılarak etrafına limon saksıları dizilir ve denizin sesi dinlenirmiş. Bu bölüm Hekimbaşı'nın ortanca kızı Meliha hanım tarafından 1947 yılında yıkılarak satılmıştır.
Günümüze kadar ayakta kalmayı başaran harem kısmı ise Hekimbaşı Salih Efendi'nin eşi Payidar Hanıma kalan kısımdır. Payidar hanımın ölümünden sonra bu bölüm en küçük kızı Sakibe'ye geçmiş ve onun varisleri tarafından günümüze kadar korunmuştur.
Büyük botanik bahçesi Hekimbaşının büyük kızı Übeyde'ye kalmış, varisleri bahçeyi 1966 yılında satmışlardır.
Hekimbaşı Salih Efendi 1866 yılında Galatasaray'da gerçekleştirilen uluslararası karantina toplantısına başkanlık yapmıştır. Bu dönemde İstanbul da bulunan Avrupalı tıp bilginlerini Hekimbaşı Salih Efendi Yalısı'nda ağırlamış, davetler vermiştir. Orta katta, ön misafir odasında, bu kongrenin otuz üç kişilik üyelerinin birlikte çekilmiş fotoğrafı yer almaktadır. Resmin bulunduğu odadaki ve evin diğer bölümündeki eşyaların tümü Salih Efendi zamanından kalmadır.